11. Hukuk Dairesi 2015/6853 E. , 2016/2683 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : .... .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2013
NUMARASI : 2012/137-2013/182
Taraflar arasında görülen davada .... .. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 22/10/2013 gün ve 2012/137 - 2013/182 sayılı kararı onayan Daire"nin 05/02/2015 gün ve 2014/3054 - 2015/1368 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında ticari vekillik ilişkisi sorunsuz olarak sürmekteyken 10.05.2011’de meydana gelen bir hırsızlık olayının devamında davalının müvekkiline yönelik haksız ve mesnetsiz tutumu nedeniyle bu ilişkinin sonlandırılmak zorunda kalındığını, zira davalının 3. kişilerce çalınan bir kargoya ilişkin olarak takdir olunan bedelin bir kusuru olmamasına rağmen müvekkiline rücu edilerek taksitler halinde hakedişlerinden kesildiğini, bu işlemin tümüyle haksız olduğunu ileri sürerek, şimdilik müvekkilinden tahsil edilen 35.000 TL"nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu çalınan kargoların bedelleri hususunda ilgilisine ödenen tazminat sebebiyle yapılan kesintinin haklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının çalınan kolilerin değerinin 30.000 USD olduğunu bildiği, bu nedenle Türk Ticaret Kanunu"nun 786/2. maddesindeki düzenlemeden yararlanamayacağı, kolilerin davacının ticari vekili olduğu Çamlıca Şubesine teslim edildikten ve davacı tarafından araçla dağıtımı yapılırken çalındığının sabit olduğu, davacının 30.000 USD değerindeki iki adet koliyi sokak ortasında indirip aracını bir başka yere park etmek istediği sırada kolilerin çalınmış olması nedeniyle ağır kusurlu olduğu, bu nedenle davalının koli sahibine ödemiş olduğu bedelden taraflar arasındaki sözleşmenin 35.maddesi gereğince davacının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 05/02/2015 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davacı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 10/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.