16. Hukuk Dairesi 2015/9079 E. , 2017/5925 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişmeli taşınmaza komşu mera parselleri bulunması nedeniyle, taşınmaz ile ilgili olarak mera araştırması yapılması, taşınmazın vasfının ve taşınmaz üzerindeki zilyetlik durumunun ve belirtmelik tutanaklarından yararlanılmak suretiyle çekişmeli taşınmaz ile ilgili Toprak Tevzii Komisyonunca ne gibi bir işlem yapıldığı hususlarının belirlenmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; Kadastro Yasamızın 46/2. maddesi gerekçe gösterilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Yargılama sırasında davalı yan çekişmeli taşınmazın dağıtımla kendisine verildiğini savunmadığı halde Kadastro Kanunu"nun 46/2 maddesi gerekçe gösterilerek karar verilmiş, dava konusu taşınmazın Toptak Tevzii Komisyonunca dağıtılmadığı ve Hazine adına tapu kaydı oluşmadığı da gözden kaçırılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tespit tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesine göre zilyetlikle edinim koşullarının davacılar lehine oluşup oluşmadığı noktasında toplanmasına rağmen Mahkemece bu husus gözardı edilmiş, bozma gerekleri de tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozmaya uyulmakla taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozmada işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma sonrası Mahkemece yapılan keşif sonrası dosyaya sunulan ziraat bilirkişi raporu taşınmazın niteliğini kesin olarak belirlemekten uzak ve çelişkili olmasına rağmen mahkemece bu eksiklik ve çelişkinin giderilmesine çalışılmamış, taşınmazın dere yatağında bulunduğu bildirilmesine rağmen keşifte jeolog bilirkişi yer almamış, çekişmeli taşınmaz ile ilgili toprak tevzii evrakı eksiksiz ve okunaklı olarak getirtilip usulünce uygulanmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle çekişmeli taşınmaza ait ve toprak tevzi çalışmaları sırasında düzenlenen belirtmelik tutanağı ve haritaları eksiksiz ve okunaklı olarak getirtilmeli, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, üç kişiden oluşacak ziraatçı bilirkişi kurulu, jeolog bilirkişi ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif icra edilmelidir. Uzman ziraat mühendislerinden oluşan ziraatçi bilirkişi kurulundan arazinin niteliği, toprak yapısı, komşu 192 ada 228 ve 8 sayılı mera parselleri ile arada ayırıcı doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığı konusunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazın vasıfları kesin olarak saptanmalıdır. Taşınmazın başında dinlenecek yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı öncesinin kamu orta malı niteliğinde mera olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalıdır. Keşifte taşınmazın fotoğrafları çekilmeli, mahkeme gözlemi, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselleri arasında ayırıcı doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığını da belirtilecek şekilde keşif tutanağına yazılmalıdır. Yargılama sırasında toplanan delillerin tutanağın edinme sebebi sütunundaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişilerinin tamamı tanık sıfatıyla dinlenilmelidir. Çekişmeli taşınmazın nitelikleri değerlendirilirken komşu parsellerin nitelikleri üzerinde de durulmalıdır. Jeolog bilirkişiden çekişmeli taşınmazın dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı, halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığı, aktif dere yatağında kalmıyorlar ise derenin etkisi altında kalan yerlerden olup olmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden, toprak komisyonu haritası ile kadastro paftası ölçekleri eşitlenip çakıştırılarak yapılacak uygulama sonunda belirtmelik tutanakları da nazara alınarak çekişmeli taşınmaz üzerinde Toprak Tevzii Komisyonunca ne gibi işlem yapıldığı ve çekişmeli taşınmazın konumunu gösterir ayrıntılı ve gerekçeli harita ve rapor alınmalıdır. Bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.