12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13180 Karar No: 2021/2656 Karar Tarihi: 16.03.2021
2863 sayılı Kanuna aykırılık - mühür bozma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13180 Esas 2021/2656 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında açılan kamu davası, 2863 sayılı Kanuna aykırılık ve mühür bozma suçlarından reddedildi. Sanığın III. derece doğal sit alanındaki inşaat faaliyeti nedeniyle daha önce 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçu açısından mahkumiyet kararı verildiği belirtildi. Temyiz talebi incelendiğinde, mükerrer açılan davanın usul ve kanuna aykırı olmadığından reddedildi. Ancak, mühür bozma suçu açısından verilen hüküm, suçtan zarar gören Belediye Başkanlığına duruşma günü usulüne uygun olarak bildirilmeden tesis edildiği ve CMK'nın ilgili maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle bozuldu. Kanun maddeleri olarak, CMK'nın 223/7. maddesi (davanın reddi için) ve 234/1-b maddesi (suçtan zarar görenlerin hakları).
12. Ceza Dairesi 2019/13180 E. , 2021/2656 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suçlar : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, mühür bozma Hüküm : Her iki suç açısından; CMK’nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddi
2863 sayılı Kanuna aykırılık ve mühür bozma suçlarından sanık hakkında açılan kamu davasının reddine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçu açısından kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ; Sanığın III. derece doğal sit alanı içerisindeki inşai faaliyetinin ilk olarak 30/01/2014 tarihinde 2 katlı halde iken tespit edildiği ve 20/03/2014 tarihli iddianame ile sanık hakkında kamu davası açılarak mahkumiyetine karar verildiği, 22/08/2014 tarihli olay yeri görgü tespit tutanağı ile eylemlere devam edildiğinin tespit edildiği ve bunun üzerine 30/09/2014 tarihli birleşen dosya iddianamesinin düzenlendiği, 12/09/2014 tarihli olay yeri görgü tespit tutanağına dayalı olarak ise asıl dosya iddianamesinin düzenlendiği, ancak 12/09/2014 tarihli tutanak içeriğinde devam eden bir inşaatın olmadığının tespit edildiği ve sanığın ikinci iddianameden sonra eylemine devam ettiğinin sabit olmadığı anlaşılmakla; Yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık hakkında aynı eylem nedeniyle 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet kararı verildiği, gerekçeleri gösterilerek, mükerrer açılan davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 2- Mühür bozma suçu açısından kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04/06/2020 gün ve 2018/6-472-2020/262 sayılı ilamında, “sanık hakkında açılan kamu davasına katılma hakkı bulunan suçtan zarar görene CMK’nın 233. maddesi uyarınca duruşma gününü bildirir çağrı kağıdı tebliğ edilmesi ve CMK’nın 234/1-b maddesinde sayılan hakları kullanma imkanının tanınması gerekirken, bunun yapılmamasının, duruşmadan haberdar edilmeden yargılamaya devam edilerek delil sunma hakkı elinden alınan suçtan zarar gören yönünden hak kısıtlaması niteliğinde olduğunun” belirtilmesi karşısında, suçtan zarar gören Belediye Başkanlığına duruşma günü usulüne uygun olarak bildirilip, davaya katılma imkanı sağlanmadan hüküm tesis edilmesi suretiyle CMK’nın 234. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine aykırı davranılması, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, hükmün sair yönleri incelenmeksizin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.