16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2341 Karar No: 2018/3344 Karar Tarihi: 15.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2341 Esas 2018/3344 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçlu olarak kabul edilen kişinin silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan hüküm giydiği belirtilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucu ise, iddianamede müsaderesi talep edilen Adli emanetin 2016/731 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında her zaman bir karar verilmesi mümkün olduğu belirtilmiştir. Yargılama sürecinde usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun şekilde elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, eylemin doğru şekilde nitelendirildiği, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilerek uygulandığı belirtilmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri ise TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleridir.
16. Ceza Dairesi 2018/2341 E. , 2018/3344 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İddianamede müsaderesi talep edilen Adli emanetin 2016/731 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 15.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.