Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/5878 Esas 2016/2676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5878
Karar No: 2016/2676
Karar Tarihi: 10.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/5878 Esas 2016/2676 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı şirketin olağanüstü genel kurulunda, yasal mevzuat hükümlerine aykırı olarak müdahalede bulunduğu, hissedarların yasal haklarını kullanmalarını engellediği ve genel kurulu oldu bittiye getirdiği iddia edilerek, genel kurul kararının iptali talep edilmiştir. Mahkeme, dava konusu genel kurul kararının aynı kişilere daha önceden verilen yetkiler neticesinde şirketi zarara uğrattığı, afaki iyi niyet kurallarına aykırı olduğu ve bu aykırılığın kararın çoğunluk oyu ile alınması suretiyle giderilmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. Kararın sonucunda, kanun maddeleri TTK'nin 374/1. ve 334-335. maddeleridir.
11. Hukuk Dairesi         2015/5878 E.  ,  2016/2676 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... .. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2015
NUMARASI : 2015/25-2015/53

Taraflar arasında görülen davada ..... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 05/03/2015 tarih ve 2015/25-2015/53 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 08/03/2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ... ile davalı vekili Av. ... ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı Kardemir ... Demir Çelik San. ve Tic. A.Ş"nin 12/08/2011 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı gerçekleştiğini, hissedar olarak katılımda bulundukları toplantıda yasal mevzuat hükümlerinin hiçe sayıldığını, toplantının yönetimi divan başkanlığında olmasına rağmen hükümet komiseri ve eski yönetim kurulu üyeleri toplantının yürütülmesine mevzuat hükümlerine aykırı olarak müdahalede bulunduklarını, hissedarların yasal haklarını kullanmalarını engellediğini, genel kurulun oldu bittiye getirildiğini, genel kurulda alınan "4" nolu kararın toplantının yapılmasındaki hukuksuzluklar, usul, yasa, ana sözleşme ve objektif iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğini, 4 nolu karar hakkında red oyu kullandıklarını ve muhalefet şerhi koyduklarını, oylamada TTK"nın 374/1. maddesine aykırı davranıldığını, oy hakkından mahrum olanlar oy kullandıklarını, bu madde ile yönetim kurulu üyelerine TTK"nın 334. ve 335. maddeleri uyarınca yetki verilmesi hususu oylandığını, oysa ortaklığın malvarlığının yönetim kurulu üyesine karşı korunması gerektiğini, yönetim kurulu üyelerinin tamamı halka açık bir şirket olan davalı şirket hissedarlarının hakları hilafına kendi menfaatlerine iş ve işlemler gerçekleştirerek şirkete zarara uğrattıkları basına yansımış meşhur hadiselerden olduğunu, daha önceki yönetimlere verilen haklar kötüye kullanıldığını, daha önce aynı kişilere verilen yetkiler neticesinde şirkette SPK tarafından yapılan denetimde örtülü kazanç elde edildiği tespit edildiğini, aynı kişiler hakkında aynı yetkinin verilmesinin iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, SPK tarafından bir kısım yönetim kurulu üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, geçmiş dönemlerle ilgili olarak şu an yönetimde bulunan kişilerin bağlı ortaklıkları tarafından şirketi zarara uğrattıkları tespit edilip ceza davası açıldığını, iptali talep edilen genel kurul kararının Sermaye Piyasası Kanunu"nun 15. maddesine de aykırı olduğunu, ileri sürerek 12/08/2011 tarihli genel kurulun 4 nolu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, dava konusu genel kurul kararı ile davalı şirket yönetim kurulu üyelerine 6762 sayılı TTK"nın 334 ve 335. maddelerince düzenlenen yetkiler tanınmış ise de aynı yöneticiler hakkında daha önceden anılan maddelerdeki yetkilerin verilmesinden kaynaklanan eylemlerden dolayı açılmış ve devam eden ceza davasının bulunmasına göre aynı kişilere, aynı yetkilerin tanınmasının afaki iyi niyet kurullarına aykırı olduğu ve bu aykırılığın kararın çoğunluk oyu ile alınması suretiyle giderilmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 10/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.