16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3903 Karar No: 2018/3334 Karar Tarihi: 15.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3903 Esas 2018/3334 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2017/3903 E. , 2018/3334 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53/1, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; 1-Hükmün esasını oluşturan kısa kararın verildiği 29.06.2017 tarihli duruşma tutanağında mahkeme üyesi olarak ... ...’nun adının yazılı olduğu ve tutanağın aynı hakim tarafından e-imza ile imzalandığı halde, dosya kapsamında CMK"nın 232/5 maddesi gereği mazerete yahut engel bir sebebe dair bilgi ve belge bulunmaksızın gerekçeli kararın karar başlığında ... ... ...’ın adının yazılı olup aynı hakim tarafından imzalanması suretiyle CMK’nın 232/2-b, 7 maddelerine muhalefet edilmesi, 2-Ayrıntıları Dairemizin 13.07.2018 tarih ve 2018/1866 Esas, 2018/2427 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; 5271 sayılı CMK"nın 101/3. maddesi gereğince tutuklanması istenen ve seçtiği bir müdafii de bulunmayan sanığa müsnet suçun niteliği ve ön görülen ceza miktarı gözetilmeksizin müdafii görevlendirilmesinin yasal zorunluluk olması karşısında; görevlendirilen müdafii refakatinde tutuklanması nedeniyle, delillere erişme ve savunma hazırlama imkanları itibariyle (AİHM Gregaceviç/Hırvatistan) çelişmeli yargılamanın gereği olan "silahların eşitliği" ilkesinin ve Anayasanın 36, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddeleri ile teminat altına alınan adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğuracak biçimde (AİHM Salduz/Türkiye), adaletin selameti açısından gerekli olan müdafiinin hukuki yardımından yararlandırılmadan yapılan yargılamada, sorgusu tespit edilip hüküm kurularak savunma hakkının kısıtlanması suretiyle CMK"nın 101/3, 188/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.