21. Hukuk Dairesi 2014/19265 E. , 2015/14398 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 17/09/2011-05/12/2012 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı işyeri nezdinde 17/09/2011-05/12/2012 tarihleri arasında geçen hizmetinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu, niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 18/09/1991 doğum tarihli olan davacının hizmetinin hizmet cetveline göre 06/03/2013 tarihi itibariyle başladığı, davalı işyerince Kurum"a bildirilmiş herhangi bir hizmet bildiriminin olmadığı, davalı işyerinin 03/04/2010 tarihinden itibaren Kanun kapsamına alınmış olup güzellik merkezi olarak faaliyette bulunduğu, davacının da davalı işyerinde “Broşür Dağıtıcısı” olarak görev yaptığı, ihtilaf konusu olan davalı işyerine ait dönem bordrolarının getirtildiği, Kurum"un araştırma raporlarından davalı
işyerinin sigortasız işçi çalıştırdığı, raporlarda davacının çalışmasına ilişkin herhangi bir kayıt olmamakla birlikte işyeri çalışanlarından bordrolarda adı geçip de işyerinde bulunmayan çalışanlar için işyeri dışında çalıştıklarının beyan edilmiş olduğunun rapora esas alınan işyeri durum tespit tutanaklarından görüldüğü, davacı tarafından sunulan davalı işyerine giriş-çıkış kaydını gösterir, el ile yazılmış belge örneğinde 15-16-17/09/2011, 26-27-28/09/2011, 16-17-18/11/2011 tarihleri arasında ve 15/09/2012, 18/09/2012 tarihlerinde davacıya ait kaydın ve davacı imzasının yer aldığı, yargılama esnasında alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, duruşmalarda bordrolu tanıkların dinlendiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, duruşmalarda dinlenen tanıkların beyanlarının çelişkili ve yetersiz olduğu anlaşılmakla davacının yapmış olduğu işin niteliğinin sürekli çalışmayı gerektirmeyeceği hususunun gözönünde bulundurulmaksızın, davalı işyeri nezdinde geçen çalışma iddiasının hiçbir tereddüte yer vermeden belirlenmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.
Yapılacak iş; davalı işyerine işe giriş-çıkış kaydının bulunduğu belge örneği üzerinde yer alan imzalara davacının bir itirazının olup olmadığını sormak, imzaya itirazının olmaması halinde belge üzerinde yer alıp da davacının imzasının yer almadığı tarihlerde davacının hizmet tespiti isteminin kabul edilemeyeceğini gözetmek, tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek bakımından davacının çalışması hakkında bilgi verebilecek nitelikteki bordrolarda adı geçen işyeri çalışanlarının tanık olarak re"sen belirlenerek yöntemince beyanlarını almak, gerektiğinde zabıta marifetiyle tespit edilecek işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinin işverenleriyle, bu işyerlerinde bildirge tarihinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı işverenler ile komşu işyeri çalışanlarının; aynı konuda tanıklıklarına başvurmak ve davacının yapmış olduğu işin niteliğinin sürekli çalışmayı gerektirmediğini de göz önünde bulundurmak suretiyle sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma neticesi yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan Es Moda Line Güzellik Merkezi-Mustafa Zararsız"a iadesine, 22.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.