Taraflar arasında görülen davada .... ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/01/2014 gün ve 2013/378-2014/14 sayılı kararı onayan Daire’nin 26/11/2014 gün ve 2014/9208-2014/18363 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, davalının, 25/02/2010 tarihine kadar müvekkil şirketin münferiden yetki ile müdürlüğünü yaptığını, bu esnada şirkete ait parayı kullanarak alınan taşınmazı adına tescil ettirdiğini ileri sürerek; .... İli, .... İlçesi, .... Mahallesi, 1538 Ada, 2 Parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak ve dosya kapsamına göre, davalının dava konusu daireyi davacı şirketin parası ile aldığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, dava konusu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar dairemizce onanmıştır. Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 10/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.