5. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/25012 Karar No: 2019/3739 Karar Tarihi: 05.03.2019
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/25012 Esas 2019/3739 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2017/25012 E. , 2019/3739 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Arsa niteliğindeki ...... mahallesi 183 ada 21 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre kamulaştırmanın güvenlik koridoru sınırı esas alınmak suretiyle yapıldığı dikkate alındığında ek kamulaştırma sınırı dışında kalan ve fen bilirkişi raporunda güvenlik koridoru (sınırı) olarak G1 ve G2 harfleri ile gösterilen kısımların bedeline hükmedilmesi mümkün değil ise de; G2 ile gösterilen bölümün yüzölçümü geometrik durumu, kamulaştırmanın amacı nazara alındığında bu kısmın bedelinin verilmesi ile yetinilmesi gerekirken G1 ve A ile gösterilen 11.740,83 m²"lik bölümün krokide G1 ile gösterilen 1.764,39 m²"lik kısmının bedeline hükmedilmesi, 2)Dava konusu taşınmazın tapu kaydında kayıtlı bulunan eski irtifakın, taşınmazın bedeline etki ve oranı yönünden inceleme yapılmaması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.