Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3795
Karar No: 2018/4611
Karar Tarihi: 14.03.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/3795 Esas 2018/4611 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/3795 E.  ,  2018/4611 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, 2926 sayılı Kanun 5510 sayılı Kanunun 4/1,b maddesi kapsamında ... ... sigortalılığının tespiti ve aksine Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı ... ve ... Sigortası Kanunu’nun geçici 7’nci maddesi delaletiyle mülga 2926 sayılı Kanunun 2, 3, 6, 9 ve 10’uncu maddeleridir.
    2926 sayılı Kanunun 2’nci maddesinde, Kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan ... güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın, 3’üncü maddenin (b) bendinde tanımlanan tarımsal faaliyette bulunanların ... ... sigortalısı sayılacakları belirtilmiştir.
    Anılan Kanunun 3’üncü maddesinin (b) bendinde “Tarımsal faaliyette bulunanlar: kendi mülkünde, ortaklık veya kiralamak suretiyle başkalarının mülkünde, kamuya mahsus mahallerde ekim dikim, bakım, üretim, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veya doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle bitki, orman, hayvan ve su ürünlerinin üretimini, avlanmasını, avcılar ve yetiştiriciler tarafından muhafazasını, taşınmasını sağlayanlar veya bu ürünlerden sair bir şekilde faydalanmak suretiyle kendi adına ve hesabına faaliyette bulunanlar” olarak tanımlanmış, 5’inci maddesinde, sigortalı olmanın zorunlu olduğu, sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemeyeceği ve kaçınılamayacağı, 6’ncı maddesinde ise, diğer ... güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten bir gün önce, sigortalılıklarının sona ereceği hüküm altına alınmıştır. Ayrıca aynı Kanunun 9’uncu maddesi Kuruma re"sen tescil yükümlülüğü yüklemiştir.
    Anılan Kanunun 10’uncu maddesine göre ise, kayıt ve tescil işlemlerinde valilik, kaymakamlık, özel idare, belediye, muhtarlık ve nüfus idareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, ... satış kooperatifleri ve birliklerinin Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve ... kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir.
    ... ... sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanunda, bildirimsiz kalan sigortalılar için 506 sayılı Kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86’ncı maddesinde öngörülen “hizmet tespiti” davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil ya da tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı “... ... sigortalılığının tespiti” söz konusu olamayacaktır.
    Somut olayımızda, ... 3. İş Mahkemesi"nin 2012/478 Esas - 2013/564 Karar sayılı dosyasında; Kurum tarafından davacının 01/06/1999 - devam şeklinde ... ... sigortalılığının kabul edildiğinin bildirilmesi nedeniyle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacının 6111 sayılı Yasadan yararlanma hakkının saklı tutulmasına karar verildiği ve kararın Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 24.12.2013 tarih ve 2013/23988 - 2013/25407 E.K.sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. İlk dosya da kurumca kabul edilen süre nedeniyle konusuz kalmış olmakla o dönemde kesin hüküm oluşturduğu, bu sigortalılık süresi dikkate alınarak aylık talebinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi