MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Fikir ve eylem birliği içerisinde hareket eden sanıkların, sanık ... adına olan suça konu çeki başkasına düzenlettirip yaptıkları alışveriş karşılığında katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; sanıkların; ortak olarak iş yaptıklarını, katılanı tanımayıp ondan zeytin almadıklarını, suç tarihinden önce içerisinde suça konu çekin de bulunduğu çek koçanını çaldırdıklarını ve bu konuda bankaya bildirimde bulunduklarını savunması, katılanın ise; suça konu çeki sattığı zeytin karşılığında sanık ..."dan aldığını, yanında sanık ...."in de bulunduğunu, ikisinin birlikte iş yaptığını beyan etmesi ve suça konu çek üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde yalnızca huzurda alınan imzaların emsal alındığının anlaşılması karşında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, suça konu çekin düzenleme tarihine yakın ve tercihen bu tarihten önce olmak üzere sanıklara ve katılana ait imza ve yazı/rakam örneklerinin muhtarlıklar, noterlikler, bankalar, seçim kurulları, nüfus müdürlükleri, evlendirme dairesi vb. gibi çeşitli kurum ve kuruluşlardan temin edilerek çekin ön yüzündeki yazı/rakam ve keşideci imzası ile arka yüzünde ... adına atılı bulunan ciro yazı/rakam ve imzasının aidiyeti konusunda yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sanıkların dosyaya fotokopisini ibraz ettikleri 02.12.2008 tarihli dilekçe ilgi tutulup çek hesabının bulunduğu bankadan çeklerin çalınması nedeni ile sanıklar tarafından ödemeden men talimatı verilip verilmediğinin sorulması ayrıca katılan...."dan suça konu çeki karşılığında aldığını bahsettiği sanıklarla arasındaki alışverişi gösteren fatura, irsaliye gibi belgelerin istenmesinden sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri yerine sübut delillerinin nelerden ibaret olduğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre de; T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.