16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2964 Karar No: 2018/3279 Karar Tarihi: 10.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2964 Esas 2018/3279 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve bu karara yapılan istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Dosyadaki belgeler ve tutanaklar incelendiği ve yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı tespit edilerek hükümlerin onanmasına karar verildiği ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi. Bu kanun maddeleri, silahlı terör örgütüne üye olma suçunu ve bu suçun cezalarını düzenlemektedir.
16. Ceza Dairesi 2018/2964 E. , 2018/3279 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "18/04/2017" olarak yazılmaması mahallinde düzeltilmesi olanaklı yazım hatası olarak görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek
suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 10.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.