19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9387 Karar No: 2015/11118 Karar Tarihi: 16.09.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/9387 Esas 2015/11118 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2015/9387 E. , 2015/11118 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde temlik alan davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında kredi kartı üyelik sözleşmesi gereğince davalıya kredi kartı tahsis edildiğini, davalının borcunu ödememesi nedeniyle yapılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek davalı tarafından yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kredi kartı başvurusunda bulunmadığını, kredi kartı teslim almadığını, kredi kartını kullanan kişinin yanında çalışan..olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; icra takibine konu kredi kartının bizzat davalının kendisine tebliğ edilmediği, teslim belgesindeki imzanın davalıya ait olmadığı, şüpheli olarak yargılanan. delil yetersizliğinden beraat ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm temlik alan davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 74. maddesine göre, hukuk hakimi, ceza mahkemesince verilen beraat kararı ile bağlı değildir. Somut olayda dava konusu kredi kartının teslimine ilişkin belge üzerindeki imzanın davalıya ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi imzanın davalıya ait olmadığının saptanması halinde dahi dava konusu kredi kartı davalı tarafından kullanılıp harcamalar yapılmış ise bu harcamalardan dolayı davalının sorumluluğu yoluna gidileceğinden bu kart sebebiyle gönderilen hesap extrelerinin ve bu extreler sebebiyle ödemeler mevcut ise bu hususların banka kayıtları üzerinde uzman bilirkişiye inceleme yaptırılmak suretiyle tespiti ile alınacak Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu ve diğer tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temlik alan davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.