16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2420 Karar No: 2018/3256 Karar Tarihi: 11.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2420 Esas 2018/3256 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verdi. Temyiz başvurusunu değerlendiren mahkeme, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olduğunu ve delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğini belirleyerek temyiz talebini reddetti. CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davası esastan reddedildi ve mahkumiyet kararı onandı. Kanun maddeleri TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 53, 58/9, 63. maddeleridir. TCK'nın 314/2 maddesi silahlı terör örgütüne üye olmayı suç olarak tanımlarken, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi terör örgütleri ile mücadeleye ilişkin hükümleri düzenlemektedir. TCK'nın 53. maddesi ise cezanın şahsileştirilmesini öngörmektedir. 58/9. madde ise terör suçlarında tutuklama süresinin uzatılmasını düzenlemektedir. TCK'nın 63. maddesi ise ceza mahkumiyetinin infazını kapsamaktadır.
16. Ceza Dairesi 2018/2420 E. , 2018/3256 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 11.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.