16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2570 Karar No: 2018/3240 Karar Tarihi: 09.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2570 Esas 2018/3240 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği kanaatine vararak, istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Dosyada gözlümden geçirilen delillerin sanığın suçunun sabit olduğuna işaret ettiği ve yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı görülmüştür. Ancak, dosya kapsamında sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağı bulunmamasına rağmen kararda bu yönde bir açıklama yapıldığı belirtilmiştir. Kararda, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına ilişkin açıklamaya yer verilmemesi de eleştirilmiştir. Sonuç olarak, sanık ve müdafii tarafından ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmediği için temyiz davası reddedilerek hüküm onanmıştır. Hüküm TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddelerine göre verilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/2570 E. , 2018/3240 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyeti kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık ikrarı da gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamış; dosya kapsamında bu yönde bir bilgi ve belge bulunmamasına rağmen kararda, delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe bölümünde, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına ilişkin açıklamaya yer verilmesi sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 09.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.