Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2013/18016 Esas 2014/2909 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2012
NUMARASI : 2010/261-2012/551

Dava dilekçesinde, galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm V.. M.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Vakıftan galle fazlasının alınabilmesi için öncelikle vakfeden ile kan bağının ispatlanması sonra da bu hususta vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir.
Dava konusu E.. H...Çelebi Bin Abdülbaki Vakfı’nın 609 numaralı defterin 237. sayfa 281.sırasında kayıtlı bulunan 1141 H. (1748 M.) tarihli vakfiyede; galle fazlasının kız erkek ayrımı yapılmadan evlada bırakıldığı, davacıların da vakfı kuran kişiyle aralarındaki soybağını yöntemince kurdukları tüm dosya kapsamından anlaşılmakla mahkemenin bu vakfa ilişkin galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduklarına ilişkin davanın kabulü doğrudur.
Ancak, davaya konu Esseyyit E. H.... Çelebi Bin Abdülbaki Vakfı’nın 609 numaralı defterin 237. sayfa 282.sırasında kayıtlı bulunan 1170 H. (1756 M.) tarihli vakfiyesinde, galle fazlasının evlatlara bırakılmayıp mütevelliye bırakıldığı ve vakfın mazbutaya da ayrıldığı dikkate alınarak ayrı bir vakıf olarak kabul edilmesi gereken adı geçen bu vakıf yönünden davacıların yalnızca vakıf evladı olduklarının tespit edilmesi gerekirken galle fazlasına ilişkin istemlerinin de bir bütün olarak yazılı şekilde kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.