11. Hukuk Dairesi 2015/5286 E. , 2016/2544 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : .... ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TARİHİ : 24/02/2014
NUMARASI : 2009/23-2014/136
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24.02.2014 tarih ve 2009/23-2014/136 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı .... .... kendi adına asaleten, şirket adına vekaleten istemiş olup, duruşma için belirlenen 08.03.2016 günü hazır bulunan davacı asil .... .... ve davalılar vekili Av. .... ....dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerine paralarını istedikleri an geri çekebilecekleri, karşılığında yüksek oranlarda faiz verileceği hususlarında garanti verilerek davalı şirkete 20.000 DM tutarında yatırım yaptırıldığını, karşılığında ise “.... ....” adına düzenlenmiş “Tahsilat Makbuzu” nun teslim edildiğini, müvekkillerinin paralarını geri almak istediklerinde ise şirket yetkilileri tarafından yatırılan paranın faizi ile birlikte geri ödeneceğine dair güvence verildiğini ve ileri bir tarih verilmek suretiyle sürekli oyalandıklarını, tüm ihtarlara rağmen yatırılan paranın iade edilmediğini, davalıların Bankacılık Kanunu, Sermaye Piyasası Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu hükümlerini ihlal ettiklerini ileri sürerek; davalılar tarafından hisse senedi devrinin yapılamayacağının tespitine, mevzuata aykırı şekilde kurulan ilişkinin hükümsüzlüğüne, 20,000 DM (10.225,84 Euro) karşılığı 21.613,33 TL"nin tahsil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı .... .... (kendi adına asaleten davalı şirket adına vekaleten), zaman aşımı def"inde bulunmuş, davacıların pay defterine kayıtlı şirket ortağı olduğunu, temsil ettiği şirketin hiç kimseye yüksek faiz veya yüksek kar garantisi vermediğini, TTK"nın 329. maddesi uyarınca şirketin kendi hisselerini temellük edemeyeceği gibi rehin olarak da kabul edemeyeceğini, şirketin mevduat toplama gibi bir fiilinin olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalı şirketin Sermaye Piyasası Kurulu"na kayıt yükümlülüğünü yerine getirmeksizin halka arz eylemini gerçekleştirdiği, herhangi bir hisse senedi ihracının söz konusu olmadığı, davalı şirketin davacılardan bu izinsiz halka arz eylemi çerçevesinde topladığı 20.000 DM"yi bankacılık mevzuatına aykırı şekilde topladığı, davacıların bu parayı yüksek faiz vaadi ve istenildiği zaman geri alabilecekleri garantisi ile verdikleri, davacıların şirkete yasal olarak ortak olmadıkları, davalı şirketin bu anlamda sebepsiz zenginleştiği ve davacılardan aldığı parayı iade etmekle yükümlü olduğu, şirket defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı ve izinsiz halka arz eylemini gerçekleştirmesi nedeniyle davalı şirket yetkilisi .... ...."in de davacılara karşı davalı şirket ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle; davanın kabulüne, 21.613,33 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı .... .... kendi adına asaleten, şirket adına vekaleten temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı .... .... kendi adına asaleten, şirket adına vekaleten tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı .... .... kendi adına asaleten, şirket adına vekaleten bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.107,30 TL temyiz ilam harcının temyiz edenlerden müştereken ve müteselsilen alınmasına, 08.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.