18. Ceza Dairesi 2018/2653 E. , 2018/8324 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Kasten yaralama suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ..."un, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B- Görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ile gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hakaret suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
a- Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 gün ve 170-220 sayılı kararında da belirtildiği üzere; hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövmek şeklindeki seçimlik hareketlerden biri ile gerçekleştirilen eylem, bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte ise hakaret suçu oluşacaktır.
Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşlara yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
İnceleme konusu somut olayda; sanığın, bir ihbar nedeniyle hakkında işlem yapılması amacıyla jandarma görevlilerince karakola götürülmek istendiğinde, görevlilere hitaben sarf ettiği kabul edilen, "...lanet olsun sizin gibi jandarmaya, sizin gibi jandarmadan bıktım, sizden nefret ediyorum..” biçimindeki sözlerin, nezaket dışı kaba hitap tarzı olup, sövme, somut bir fiil ya da olgu isnadı olarak kabul edilemeyeceği, katılan ve mağdurların onur, şeref ve saygınlıklarını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurları oluşmadığından, sanığın beraati yerine hükümlülük kararı verilmesi,
b- Kabule göre de; TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
2- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla, "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü, somut olaya gelince; mağdurların tüm aşamalarda, sanığın kendilerine yönelik vurma eyleminin olmadığını belirttikleri, yine sanığın kolluk güçlerine söylediği kabul edilen, “ben karakola gelmiyorum, beni kimse karakola götüremez, sözlü talimatla kimse beni aldıramaz, Samsun Savcısına şikayetçi olacağım” şeklindeki ve mağdur ..."e hitaben sarf ettiği kabul edilen, “üstlerine şikayet edeceğim” biçimindeki sözlerin, olayın bütünü ve söylendiği ortam içinde değerlendirildiğinde, anayasal şikayet hakkının kullanılması iradesini ortaya koyan sözler olduğu, yine sanığın, görevlilerin yerlerini değiştirme yahut görevlerine son verme konusunda herhangi bir yetki ve gücü bulunmayıp, mağdur ..." yönelttiği, “seni sürdüreceğim, rütbelerini söktüreceğim” şeklindeki sözlerin, sonuç almaya elverişli, objektif olarak mağdur üzerinde ciddi bir korku ve endişe doğuracak nitelikte bulunmaması nedeniyle, görevi yaptırmamak için direnme suçunun unsuru olan tehdit suçunu oluşturmadığı gözetilmeden hükümlülük kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.