3. Hukuk Dairesi 2014/2048 E. , 2014/9628 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2010/119-2013/523
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı hakkında kaçak elektrik tutanağı tanzim edilerek borç tahakkuk ettirildiğini, davalının bu bedeli ödememesi üzerine ilamsız icra takibi başlatıldığını, itirazla takibin durduğunu belirterek; itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili duruşmalardaki beyanında; müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; davalı hakkında açılan ceza davasınında mahkemece, sulama kuyusunun ve kurulu olan sayaçsız trafonun, sanık "H.. K..""a ait olmadığı, "Halil Aslandağ" isimli başka bir şahsa ait olduğu, sanık H.. K.."ın davaya konu kuyudan sulama yaptığına dair delil elde edilmediği gerekçesiyle beraat kararı verildiği ve bu kararın kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından; 10.06.2008 tarih, 43140 seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile davalı H.. K.."ın abonesiz ve sayaçsız elektrik kullandığının tespit edildiği, tutanağa istinaden 26.06.2008 tarihli, 32.076,33 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiği, davalı aleyhine 26.11.2008 günü 35.876,00 TL bedelli icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı ile takibin durduğu, davalı hakkında elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan ceza davası açıldığı, H.. K.."ın ceza davasında trafonun H.. A.. adlı kişiye ait olduğunu belirttiği, ceza mahkemesince; sulama kuyusunun ve kurulu olan sayaçsız trafonun sanığa ait olmadığı, H.. A.. isimli şahsa ait olduğu, sanığın bu kuyudan sulama yaptığına dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle beraatine karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 05.07.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Buna göre temyize konu uyuşmazlık; davalının kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı ve ceza dosyasındaki beraat kararının hukuk hakimini bağlayıp bağlamadığı noktalarında toplanmaktadır.
Kaçak elektrik tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte olan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13/a maddesinde kaçak elektrik; dağıtım sistemine, sayaçlara, ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması, hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı şekilde elektrik enerjisi tüketilmesi olarak tanımlanmıştır.
Bu bağlamda; davaya konu tutanakta belirtilen eylem, kaçak elektrik kullanımıdır.
Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesindeki davaya etkisini düzenleyen TBK.nun 74.maddesinde; (BK. 53) hakimin, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı, ceza hakimi tarafından verilen beraat kararıyla bağlı bulunmadığı, aynı şekilde, ceza hakiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararının da, hukuk hakimini bağlamadığı düzenlenmiştir.
Beraat kararının tespit ettiği vakıa bakımından kesin delil teşkil edebilmesi için, beraat kararında o vakıanın mevcut olup olmadığının delillerle kesin biçimde tespit edilmiş olması gerekir. Buna karşılık, delil yetersizliğinden verilmiş beraat kararı, hukuk mahkemesinde kesin delil teşkil etmez.
Somut olayda; davalı hakkında kaçak elektrik kullanımı ile ilgili açılan kamu davasında delil yetersizliğinden beraat kararı verilmiştir. Yukarıda açıklanan hukuki olgular karşısında davalı hakkında verilen beraat hükmünün, görülmekte olan davada hukuk hâkimini bağlamadığı açıktır.
Kaçak elektrik tespit tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olup, iş bu davada, davalı kaçak tespit tutanağının aksini ispata yarar herhangi bir delil ibraz etmemiştir. Tutanak mümzileri tanık sıfatı ile dinlenmemiş, davalının tutanak tarihindeki kaçak enerji tüketiminin ne şekilde saptandığı hususu araştırılmamış, sadece ceza dosyasında toplanan deliller dikkate alınarak karar verilmiştir.
Hal böyle olunca mahkemece; davalı hakkında ceza hakimi tarafından verilen beraat kararının hukuk hakimini bağlamayacağı ve tanzim edilen kaçak elektrik tutanağının aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgelerden olduğu göz önünde bulundurularak, tüm deliller birlikte değerlendirilip hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.