Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3438
Karar No: 2019/5216
Karar Tarihi: 20.11.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3438 Esas 2019/5216 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2017/3438 E.  ,  2019/5216 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davası hakkında Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nden davanın kabulüne yönelik olarak verilen 2014/1319 esas 2016/879 karar sayılı 18.11.2016 günlü hükmün istinaf kanun yolu incelemesi sonunda Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi tarafından verilen davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne yönelik kararın davacı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacının 06.08.2014 tarihinde davalının pazarlama müdürü olduğu şirketten araç kiraladığını, bu kira sözleşmesi esnasında davalının, davacıdan kiralama evrakları adı altında senet aldığını, senedi doldurmak suretiyle icra tâkibi yapıldığını, taraflar arasında senet düzenlenmesini gerektirecek bir alışveriş olmadığı gibi borç almasının da söz konusu olmadığını, davalının bedelsiz olan bonoyu işleme koyduğunu, davacının takip yapılıncaya kadar senet imzaladığını bilmediğini,bononun kiralanan aracın kaza dolayısıyla uğradığı hasar karşılığı olarak düşünülmüş olsa bile araçtaki hasarın bu miktarda olmadığını, davalının aracın değerinin üzerinde bir para talep ettiğini belirterek davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini ve %20 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, dava konusu bonoda bedel kaydının olmadığını, yani, senedin herhangi bir bedel karşılığı düzenlenmediğini, davacının davalıya soyut borç ikrarında bulunduğu ve böyle bir bono düzenleyip teslim ettiğinin açıkça görüldüğünü, soyut sebepten mücerret bir bono düzenlenmesi ve alacaklıya verilmesinin hukuken geçerli olduğunu, davacının bononun bedelsiz kaldığını yazılı delille ispat yükü altında olduğunu, davacının, bonodaki imzasını inkar etmediğini, senetle araç kiralama ve aracın kaza yapması olayının ilgisinin bulunmadığını, aracın maliki olan şirketin, bu kaza sebebiyle oluşan her türlü zarar ziyan sebebiyle dava ve talep hakkının saklı olduğunu, davacının zilyetliğinde iken, tam kusurlu olarak, tek taraflı olarak yaptığı kaza sebebiyle aracın pert olduğunu, kullanılamaz hale geldiğini, aracın piyasa değerinin yaklaşık 45.000,00 TL olduğunu ve kaza tarihinden bu yana aracın kiralanamadığını, gelir getirmediğini belirterek davanın reddine ve davacının %20"den az olmamak üzere kötü niyet tazminatıyla yükümlü tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince, davanın tarafları arasında imzalanmış bir araç kiralama sözleşmesi bulunmadığı, araç kiralama sözleşmesinin tanzim tarihi ile bononun tanzim tarihinin aynı 06/08/2014 tarihi olduğu, senet ile kiralama sözleşmesinin aynı tarihte düzenlendiği, aracın kaza tarihinin de 06/08/2014 tarihi olduğu, davalı vekilinin cevap dilekçesinde aracın kaza tarihindeki rayiç değerinin 45.000,00 TL olduğunu açıkça beyan ettiği, bu miktarın senet miktarı ile aynı olduğu, taraflar arasında başkaca bir ticari ilişki bulunduğunun iddia ve ispat edilmediği, buna göre senedin tanzim tarihinin araç kiralama sözleşmesinin düzenleme tarihi ile aynı olması, senede vade tarihi olarak aracın kaza tarihinden bir gün sonrasının yazılmış olması, senet miktarının davalının cevap dilekçesinde belirtildiği üzere aracın değeri ile aynı miktarda olması nazara alındığında senedin teminat senedi olduğu, senetten dolayı davacının davalıya bir borcunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 778. maddesi yollamasıyla 680. maddesinde; "Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bulunan bir poliçe, aradaki anlaşmalara aykırı bir şekilde doldurulursa, bu anlaşmalara uyulmadığı iddiası, hamile karşı ileri sürülemez; meğer ki, hamil poliçeyi kötüniyetle iktisap etmiş veya iktisap sırasında kendisine ağır bir kusur isnadı mümkün bulunmuş olsun." hükmü bulunduğu, Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere, bu hüküm uyarınca açığa senet düzenlenmesinin mümkün olduğu, senedin boş olan kısımlarının sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının yazılı delille kanıtlanması gerektiği, davacının bu hususta yazılı delil sunamadığı, ilk derece mahkemesinin gerekçesinde belirttiği hususlar tek başına senedin teminat senedi olduğu iddiasının ispatına yeterli olmayıp davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davalının ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan kabulüne, Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/11/2016 tarih ve 2014/1319 esas 2016/879 karar sayılı kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 2017/216 esas 2017/164 karar sayılı, 02.03.2017 günlü hükmünün ONANMASINA, dosyanın Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 20/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi