18. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/17770 Karar No: 2014/2796 Karar Tarihi: 20.02.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2013/17770 Esas 2014/2796 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Adana 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, işyerine apartmanın çevre duvarına yapılan müdahalelerin önlenerek projeye uygun hale getirilmesi talep edilmiştir. Mahkeme asıl dava yönünden davanın kabulüne, karşı dava yönünden ise aktif husumetten reddine karar vermiştir. Dava, kat mülkiyetinin özelliği itibarıyla uygulamada kat maliki olmayan yönetici tarafından açılabileceği belirtilen 35. madde gereğince reddedilmiştir. Ancak dava dilekçesi incelendiğinde, yönetim kurulu başkanı olan davalı-karşı davacının, kat malikleri kurulu tarafından bu davayı açmak üzere yetkilendirildiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, mahkemenin aktif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmesi doğru görülmemiştir. HUMK'nun 26. ve 74. maddeleri gereğince hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ve taleplerin aşılması söz konusu değildir. Kanun maddeleri gereği, mahkeme sadece davacının işyerinin önünde yer alan bahçe duvarının kal'ine karar vermek zorundadır. Yukarıda açıklanan sebeplerle, mahkeme kararının isabetli olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri HUMK'nun 26. ve 74. maddeleridir.
18. Hukuk Dairesi 2013/17770 E. , 2014/2796 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana 4. Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/05/2013 NUMARASI : 2011/1706-2013/668
Dava ve birleşen dava dilekçelerinde, ortak alana yapılan müdahalenin önlenerek projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın asıl dava yönünden kabulüne, karşı dava yönünden aktif husumetten reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı-karşı davalı dava dilekçesinde işyerinin cadde yoluna bakan bölümde apartmana ait çevre duvarı ile yapılan vaki tecavüzün men"ine ile kal"ini talep etmiş olup, davalı-karşı davacı ise davada davacı-karşı davalının zemin kattaki dükkanlarını birleştirdiğini, dış cephesini değiştirip, baca taktığından bahisle eski hale geterelmesini istemiş olup, mahkemece asıl dava yönünden davanın kabulüne, karşı dava yönünden ise aktif husumet yönünden usulden reddine karar verilmiştir Asıl dava yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesine göre (HUMK"nun 74.md.); Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, bu taleplerden fazlasına ya da başka bir şeye karar veremez. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde davacı-karşı davalı vekili davada, davacının işyerinin caddeye baktığını, işyerinin cadde yoluna bakan kısmın önünde apartmana ait bahçe duvarının bulunması sebebiyle, sadece davacının işyerinin cadde tarafına bakan kısmındaki apartmana ait çevre duvarına yapılan müdahalesinin men-i ve kal"ini istediği, mahkemece, taleple bağlı kalınmak suretiyle, sadece davacının işyerinin önünde yer alan bahçe duvarının kal"ine karar vermek gerekirken, talebin aşılması suretiyle, apartmanın çevresinde bulunan tüm bahçe duvarının kal"ine karar verilmiş olması, Karşı dava yönünden; Anataşınmazın ortak yerlerine elatmanın önlenmesine ve onaylı mimari projeye aykırılıkların eski hale getirilmesine ilişkin davalar mülkiyet hakkına dayanılarak açılır. Kat Mülkiyeti Kanunu"nun 35. maddesi, yöneticinin görev ve yetkilerini belirlemiş olup bunların arasında mülkiyet hakkı ile sıkı sıkıya bağlantısı olan müdahalenin önlenmesi ve projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi davası açma yetki ve görevi bulunmamaktadır. Ancak kat mülkiyetinin özelliği itibarıyla uygulamada kat maliki olmayan yönetici, kat malikleri kurulu tarafından özellikle yetkilendirilmiş olması halinde böyle bir davayı açabilir. Dosya içindeki bilgi ve belgeler ile özellikle tapu kayıtlarının incelenmesinden; davalı-karşı davacı olan yönetim kurulu başkanı A. Ö.."ın kat maliki olduğu, ve kat malikleri kurulu tarafından da bu davayı açmak üzere kendisine açıkça 15.05.2012 tarihli kat malikleri kurulu kararı ile yetki de verildiği anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece davalı-karşı davacının aktif husumet ehliyeti bulunduğunun kabulü ile işin esasına girilerek oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davasının reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.