19. Hukuk Dairesi 2017/3499 E. , 2019/5215 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davaları hakkında Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nden asıl ve birleşen davaların kabulüne yönelik olarak verilen 2016/36 esas 2016/653 karar sayılı ve 09.09.2016 günlü hükmün istinaf kanun yolu incelemesi sonunda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından verilen birleşen davada davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne yönelik kararın birleşen davada davacı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacının davalıdan alüminyum ürünlerini aldığını, karşılığında çekler verdiğini, davalıya 300.000,00 TL tutarında alüminyum bedeli kadar çek verildiğini ancak davalı tarafından 119.341,83 TL tutarında mal teslim edildiğini, kalan 180.658,17 TL karşılığı malın bu zamana kadar teslim edilmediğini, bunun üzerine geri kalan malların teslim edilmesi, bunun mümkün olmaması halinde daha önce gönderilen mal karşılığı 119.341,83 TL alacağına mahsuben 26/12/2013 tarihli 75.000,00 TL miktarlı çeki yedinde tutması, bakiye 44.341,83 TL alacağı için yine 31/12/2013 tarihli çekin keşide edilerek kendisine verilmek üzere bedelsiz kalan 3 adet çekin davacıya iade edilmesini, aksi halde sözleşmenin feshedilebileceğinin ihtaren bildirildiğini, ihtara rağmen davalının malları teslim etmediğini, bedelsiz kalan çekleri de iade etmediğini, belirterek 3 adet çekin iptalini ve davalıya borçlu olmadığının tespitini ve %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, davacı ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkide davalının edim ve taahhütlerini yerine getirmek için elinden geleni yapmış olduğunu, davacı tarafın kötüniyet tazminatı taleplerinin de hukuki gerekçesinin bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davacı ile dava dışı ... Alüminyum San. Tic. A.Ş. arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacının dava dışı şirkete avans çekler verdiğini, karşılığında mal teslim edilmediğini, bedelsiz çeklerin davalıya ciro edildiğinin öğrenildiğini, davalıya borçlu olmadığını belirterek davacının borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, davalının faktoring şirketi olup faktoring işlemi neticesinde davaya konu çekleri ciro yoluyla aldığını, davalı ile üçüncü şahıs ... Ticaret A.Ş. arasında faktoring sözleşmesi yapıldığını, fatura karşılığında çeklerin alındığını, davanın davalıya yöneltilemeyeceğini, 6361 sayılı Yasanın 9/3 maddesi gereğince davalının sorumlu olmadığını, çekte düzgün ciro silsilesi bulunup iyiniyetli 3. şahıs hamil olup olmadığına bakılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, davacı ile davalı arasında toplam 300.000,00 TL bedelli mal alım satımına ilişkin sözleşmenin davalı tarafından kısmen ifa edildikten sonra taraflar arasındaki sözleşmenin fesh edildiği, davalının davacıya bu sözleşme gereği 119.341,83 TL"lik mal verdiği ve bu mal karşığında da TEB ... şubesine ait, ... numaralı, 75.000,00 TL miktarlı çeki tahsil ettiği, davalının bakiye 44.341,83 TL alacağının kaldığı, keşidecisi ... - ... Tic.Alüminyum Pazarlama olan, ... çek numaralı, 75.000,00 TL bedelli, 31/01/2014 keşide tarihli çekin 30.618,17 TL"lik kısmı yönünden davacının davalıya borçlu olmadığı, davacının Türkiye Finans Katılım Bankası ... şubesine ait keşidecisi davacı olan, ... çek numaralı, 75.000,00 TL bedelli, 26/12/2013 keşide tarihli çek ile, ... çek numaralı, 28/01/2014 keşide tarihli, 75.000,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı, birleşen davalı Faktoring şirketi tarafından çeklerin dayanağı olarak gösterilen faturaların ibraz edildiği, sevk irsaliyelerinin dosyaya ibraz edilmediği, faturaların dava dışı şirkete ait olduğu, faturadaki işlerin yerine getirildiğinin sevk irsaliyesiyle tevsik edilmesi gerektiği, asıl davalının faturalarının ve sevk irsaliyelerinin mevcut olmadığı, davalı faktoring şirketinin fatura ve özellikle sevk irsaliyesi ile tevsik edilmeyen alacağı yasal olarak temlik almaması gerektiği, iş bu sebeple davacının davasında haklı olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, davacının menfi tespit talebi, dava konusu çeklerin lehdarı ve asıl davada davalı olan ... Alüminyum Sanayi Ticaret A.Ş"nin çek bedeli karşılığı yapması gereken mal sevkiyatından 180.658 TL"lik kısmını yapmamış olması, dolayısıyla bu miktar kadar çekin bedelsiz olduğu, hususuna ilişkin olduğu, böyle bir bedelsizlik iddiasının çek keşidecisi ile çek lehdarı arasında ileri sürülebilecek bir konu olup, "mal sevkıyatının eksik olduğu, bu nedenle çeklerin kısmen bedelsiz kaldığı" itirazının 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu"nun 9/3 maddesi karşısında faktoring şirketine karşı ileri sürülemeyeceği, davalı faktoring şirketinin dava konusu çeklerle ilgili edinimi, fatura mevcudiyeti ve faktoring sözleşmesi nedeniyle hukuka uygun olup, sevk irsaliyesinin bulunup bulunmamasının sonuca bir etkisi olmadığı, davalı faktoring şirketinin ediniminin 6361 sayılı Yasaya uygun olup, bu yasanın 9/3 maddesi gereğince keşideci ile lehdar arasındaki ilişkilere dayalı def"ilerin faktoring şirketine karşı ileri sürülemeyeceği, birleşen davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin yerinde görülmediği gerekçesiyle, birleşen dava yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından birleşen 2016/1013 esas sayılı dava yönünden verilmiş olan 09/09/2016 tarih, 2016/36 esas, 2016/653 karar sayılı kararın birleşen dava yönünden HMK. 353/1-b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, birleşen davada davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 2017/237 esas 2017/619 karar sayılı, 13.03.2017 günlü hükmünün ONANMASINA, dosyanın Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden birleşen davada davacıdan alınmasına, 20/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.