Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4539 Esas 2016/116 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4539
Karar No: 2016/116
Karar Tarihi: 12.01.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4539 Esas 2016/116 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık avukatın, vekili olduğu birine ait olan alacağı nedeniyle başlattığı icra takibinde, kendisine verilen parayı alsa da müvekkiline iade etmemesi nedeniyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddiasıyla mahkumiyet kararı verilmiştir. Sanığın kovuşturma aşamasında zararı kısmen giderdiğine dair belge ibraz etmesi karşısında, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması bakımından müştekiye kısmen ödemeye rızası olup olmadığının sorulmamıştır. Ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yolunda bir zorunluluk bulunmamaktadır. Ancak, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinden 50 gün olarak tayin edilmesi hatalıdır. Bu nedenle, sanığın temyiz itirazları doğru bulunarak kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 155/2, 62/1, 51 maddeleri: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu
- TCK'nın 168/4. maddesi: Etkin pişmanlık hükümleri
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: Kararın bozulma sebepleri ve usulü
23. Ceza Dairesi         2015/4539 E.  ,  2016/116 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

HÜKÜM : Mahkumiyet (TCK"nın 155/2, 62/1, 51 maddeleri uyarınca erteli 10 ay hapis ve 820 TL adli para cezası)

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Avukat olan sanığın, vekili olduğu katılan ..."ın tanık ..."dan olan alacağı nedeniyle Suluova İcra Müdürlüğü nezdinde başlattığı icra takibinde, tanık tarafından kendisine verilen parayı almasına rağmen katılana iade etmeyerek uhdesinde bulundurmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın kovuşturma aşamasında zararı kısmen giderdiğine dair belge ibraz etmesi karşısında, TCK"nın 168/4. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması bakımından katılandan kısmi ödemeye rızası olup olmadığının sorulmaması,
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinden 50 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/01/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.