11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7288 Karar No: 2017/7317
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7288 Esas 2017/7317 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2015/7288 E. , 2017/7317 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın .... Noterliğinde düzenlenmiş görünen 05/07/2004 tarihli ve 2307 numaralı muvafakatname ve taahhütnameyi sahte kaşe ve mühürle düzenlediği/düzenlettirdiği iddiasıyla açılan kamu davasında; katılanın suç tarihinde sanıkla geçimsizlik nedeniyle ayrı yaşadıklarını, ortak yaşadıkları eve giysilerini almak üzere gittiğinde suça konu muvafakatname ve taahhütnameyi bulduğunu, belgeyi düzenlemiş görünen notere gittiğinde belgenin sahte olduğunun ortaya çıktığını, söz konusu belge nedeniyle banka tarafından taşınmazına haciz konulduğunu beyan etmesi; Halk Bankası"nın cevabi yazısında suça konu belgenin bankalarında her hangi bir işlem için kullanılmadığını bildirmesi, sanığın belgeyi kendisinin düzenlemediğini, bu yönden belge üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiğini, boşanmaları nedeniyle aralarında husumet olduğu için katılanın kendisine iftira attığını, belgeyi bir yerde kullanmadığını, katılanın suça konu belgenin düzenleme tarihinden önceki bir tarihte imzaladığı taşıt edinme kredisi sözleşmesi nedeniyle kendisine kefil olduğunu, haciz işleminin dayanağının da bu sözleşme olduğunu, belgenin ortaya çıkarılış şeklinin de şaibeli olduğunu savunması; .... Noterliği"nin 08/10/2004 tarihinde kendi noterliklerinin mühür ve kaşesi taklit edilerek sahte vekaletnamelerle sahte araç satış sözleşmeleri düzenlendiğinden bahisle suç ihbarında bulunması; Hendek Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 16.05.2005 tarihli fezlekesinde, katılanın ibraz ettiği belgedeki noterlik kaşe ve mühürleri ile.... Noterliğinin ibraz ettiği sahte vekaletnamelerdeki (.... yevmiye numaralı) kaşe, mühür ve numaratör yazılarının aynı olduğunun hemen fark edildiğine yönelik tespiti karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından, öncelikle belgelerde sahtecilik suçlarında suçun maddi öğesi olan aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu da göz önüne alınarak, suça konu muvafakatname ve taahhütname duruşmada incelenip özellikleri duruşma tutanağına yazıldıktan sonra aldatma niteliği bulunup bulunmadığının tespit edilmesi,....Noterliği"nin ihbarına konu sahte vekaletnamelerin getirtilerek suça konu belge ile kaşe, mühür ve numaratör yazıları yönünden benzerlik bulunup bulunmadığının tespiti edilmesi, suça konu muvafakatname ve taahhütname üzerindeki yazı ve imzaların sanık ya da katılanın eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınması, gerekirse yukarıda sözü edilen ihbara konu vekaletnameler ile suça konu belgenin aynı el ürünü olup olmadığının usulüne göre tespit edilmesi, .... Noterliğinin suç ihbarı üzerine dava açılıp açılmadığı araştırılarak dava açıldığının anlaşılması halinde dava dosyası celbedilerek bu dosyayı ilgilendiren bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı biçimde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.