18. Ceza Dairesi 2017/6845 E. , 2018/8262 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan meçhul şüpheli hakkında yürütülen soruşturma evresi sonucunda, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/01/2017 tarihli ve 2016/181042 soruşturma, 2017/2961 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair mercii İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23/02/2017 tarihli ve 2017/455 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/10/2017 gün ve 59787 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında: “Dosya kapsamına göre, müşteki vekili avukat tarafından Cumhuriyet savcılığına verilen dilekçeyle, müvekkilinin Akbank’a olan borcu sebebiyle aleyhine takip başlatıldığını, müvekkilinin durumu itibariyle borcu küçük miktarlarda ödemeye çalıştığını, bu durumun alacaklı tarafından bilinmesine rağmen, 05535373447 ve 05356469975 numaralı telefonlarla kendisini Avukat ... olarak tanıtan kişinin müvekkilini sürekli arayarak ve mesaj atarak rahatsız ettiğini bildirerek şikâyetçi olduğu, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından öncelikle müşteki vekilinin bildirdiği telefon numaralarının kimin adına kayıtlı olduğunun ilgili kurumundan araştırılarak şayet anılan numaraların avukat adına kayıtlı olduğunun anlaşılması halinde iddia konusu olayın avukatın görevinden doğan veya görev sırasında işlenmiş bir suç niteliğinde olabileceği değerlendirilerek, şüpheli hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 58/1. maddesi uyarınca soruşturma izni verilip verilmeyeceğinin takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, huzur ve sükûn bozma suçundaki ısrar öğesinin gerçekleştiğine ilişkin dosyada delil bulunmadığı ve olayın borç ilişkisinden kaynaklandığından bahisle genel hükümler uyarınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 58/1. maddesinde; “Avukatların avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma, Adalet Bakanlığının vereceği izin üzerine, suçun işlendiği yer Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılır.” Aynı Kanun’un 59. maddesinde ise; “ 58 inci maddeye göre yapılan soruşturmaya ait dosya Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne tevdi olunur. İnceleme sonunda kovuşturma yapılması gerekli görüldüğü takdirde dosya, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesine en yakın bulunan ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet Savcılığına gönderilir.
Cumhuriyet Savcısı beş gün içinde, iddianamesini düzenleyerek dosyayı son soruşturmanın açılmasına veya açılmasına yer olmadığına karar verilmek üzere ağır ceza mahkemesine verir. Haklarında son soruşturmanın açılmasına karar verilen avukatların duruşmaları, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesinde yapılır.(Ek cümle: 02/05/2001 - 4667/38. md.) Durum avukatın kayıtlı olduğu baroya bildirilir” hükümleri yer almaktadır.
İncelenen dosyada; kimlik bilgileri tespit edilmeyen avukatlar hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna ilişkin iddianın, şüpheli yada şüphelilerin avukatlık görevi sırasında olduğu, avukatların görevlerinden doğan veya görevleri sırasında işledikleri suçlarından dolayı soruşturma ve kovuşturmanın, Adalet Bakanlığı’nın vereceği izin üzerine yürütülmesi gerektiği, şüpheli avukat yada avukatlar hakkında genel hükümler çerçevesinde soruşturma yapılarak, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kimliği tespit edilmeyen şüpheli yada şüpheliler hakkında, İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23/02/2017 tarihli ve 2017/455 değişik iş sayılı kararının, CMK’nın 309 maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin itiraz mercii tarafından mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 29/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.