16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3497 Karar No: 2018/3172 Karar Tarihi: 09.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3497 Esas 2018/3172 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nin verdiği hüküm temyiz edilmiş ve kararın esastan reddi istenmiştir. Dosya incelenerek, Bylock uygulamasını kullandığı teknik verilerle tespit edilen sanığın mahkumiyeti eksik incelemeye dayanılarak verilmiştir. Ayrıca, hüküm fıkrasında silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan kanun maddesi gösterilmiş ve suç tarihi yanlış yazılmıştır. Bu nedenlerle mahkeme kararı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 3713 sayılı Kanunun 7/1 yollamasıyla TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 63, 58/9, 53 maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2017/3497 E. , 2018/3172 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 7/1 yollamasıyla TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 63, 58/9, 53 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/970 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında, “Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil” olacağının kabul edildiği gözetilerek, Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, temyiz aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan Bylock tespit ve değerlendirme tutanağı ile ayrıca 13.02.2018 tarihli bilirkişi raporu ve dijital materyallere ilişkin içerik çıkartma raporlarının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz belgelere dayanılarak yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, 2- Hüküm fıkrasında atıf maddesi olarak silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesinin gösterilmesi, 3- Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "24.07.2016" yerine “15.07.2016” olarak yazılması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.