Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2199 Esas 2018/3169 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2199
Karar No: 2018/3169
Karar Tarihi: 09.10.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2199 Esas 2018/3169 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen ve TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince silahlı terör örgütüne üye olma suçu kapsamında mahkumiyet kararının temyiz başvurusu, esastan reddedildi. Dosyada yapılan incelemeler sonucu usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, sanıkların suçlarının doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı belirlendi. Sanık ... yönünden kurulan mahkumiyet hükmünde ise Bylock kullanıcısı olduğunun teknik verilerle tespiti gerektiği belirtilerek yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verildiği tespit edilerek hüküm BOZULDU.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi: Terör örgütüne üye olma suçu
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi: Terörle Mücadele Kanunu
- TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri: Suçların özellikleri, cezaları ve işleniş biçimleri hakkında düzenlemeler.
16. Ceza Dairesi         2018/2199 E.  ,  2018/3169 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : Sanıkların ayrı ayrı TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    I- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar

    ve ... müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    II- Sanık ... yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyize gelince;
    1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16.MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas 2017/3 sayılı kararında; “Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil” olacağının kabul edildiği gözetilerek;
    Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, Bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suç vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan sanığın Bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı Bylock tespit ve değerlendirme tutanağının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, suç tarihinin gerekçeli karar başlığında ilk yakalanma tarihi olan "01.09.2017" yerine "09.09.2016" olarak yazılması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 09.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.