11. Hukuk Dairesi 2015/7707 E. , 2016/2467 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ..... 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2014
NUMARASI : 2014/108-2014/311
Taraflar arasında görülen davada ..... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/12/2014 tarih ve 2014/108-2014/311 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2012/69549 sayılı ".....+şekil" ve 2012/69538 sayılı "....." ibaresinin marka olarak tescili için ...’ne başvuruda bulunduğunu, ...’nin başvuruları 2004/12723, 2010/75030, 2011/81546, 2012/36269 sayılı markalara benzer olduğundan bahisle 556 sayılı KHK’nin 7/1-b bendi uyarınca reddettiğini, bu ret kararına itirazda bulunduklarını ve itirazlarının da ... YİDK’nun 2014-M-554 ve 2014-M-8517 sayılı kararları ile reddedildiğini, oysa taraf markaları aynı ise de bu kararın hukuka aykırı olduğunu iddia ederek, YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davacı başvurusu ile redde mesnet markaların KHK’nin 7/1-b bendi anlamında benzer olduklarını, bu nedenle kurum tarafından yapılan işlemlerin hukuka uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, başvuru sahibinin ticari markalarının konusunu oluşturan içecek emtiaları bakımından bu emtialara özgülenmiş mağazacılık hizmetleriyle "ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri, açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetlerini" içeren seri marka oluşturacak nitelikte hizmet markalarına sahip olmak istediği, dolayısıyla çekişmeli hizmetler aynı veya aynı tür olduğu gibi çekişmeli başvurularda yer alan "....." asıl unsurunun, davacının anılan önceki tarihli markalarında da asıl unsur olarak bulunduğu, bu markalar üzerinde taraflar arasında bir çekişmenin de bulunmadığı, dolayısıyla, önceki davacı markalarının çekişmeli başvurular yönünden de kazanılmış hak oluşturacağı, zira mal ve işaret bakımından redde dayanak markalara yanaşma kastından da söz edilemeyeceği, bu markaların taraflar arasında çekişmesiz olarak varlığını sürdürdüğü, bu yönüyle de dava konusu her iki YİDK kararının da isabetli olmadığı, oysa kazanılmış haklara ilişkin bu itirazların YİDK incelemesi tarihinde de davacı tarafça dile getirildiği gerekçesiyle dava konusu YİDK kararlarının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.