11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5386 Karar No: 2017/7253 Karar Tarihi: 30.10.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5386 Esas 2017/7253 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak sanık müdafiinin temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Diğer bir sanık hakkındaki temyiz itirazlarının incelenmesinde ise, mükerrer suçlu olduğu ve infaz rejiminin uygulanmaması yönünde karar verilmesi nedeniyle bozma kararı verilmiştir. Mahkeme, sanığın suçsuz olduğu iddiasını da göz önünde bulundurarak yeterli delil bulunmadığına karar vermiştir. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi ve Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile ilgili açıklamalar yapılmıştır.
11. Ceza Dairesi 2015/5386 E. , 2017/7253 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
A- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, B- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 1- Sanık hakkında sahte çek kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın “suçlamayı kabul etmediğini, ..."ı tanımadığını, suça konu çeki de ..."a vermediğini belirttiğini” beyan eden savunması ile ekspertiz raporunda suça konu çekin ön ve arka yüzündeki el yazıları ve imzalar ile sanığın yazı ve imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediğinin belirtilmesi karşısında, sanık ...’in sahtecilik eylemini gerçekleştirdiğine ya da ...’ın eylemine iştirak ettiğine ilişkin mahkumiyetine yeterli kesin, somut ve her türlü şüpheden uzak delil elde edilemediği gözetilerek, beraati yerine yetersiz gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi, 2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.