16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2891 Karar No: 2018/3113 Karar Tarihi: 08.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2891 Esas 2018/3113 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulunup hüküm giydiği bir davada yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenin duruşmalı inceleme istemi reddedildi ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Mahkeme, örgütle ittisaklı haber sitelerine internet üzerinden erişim sağlamanın örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceğini tespit etti ve yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı sonucuna vardı. Sanık ve müdafi nedenleri yerinde görülmediği için temyiz davası esastan reddedildi ve hüküm onandı. Kanun maddeleri TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 63/1 maddeleri olarak belirtildi.
16. Ceza Dairesi 2018/2891 E. , 2018/3113 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm :TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/9, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre örgütle ittisaklı haber sitelerine internet üzerinden erişim sağlamanın örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği tespit edilerek yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 08.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.