14. Hukuk Dairesi 2017/39 E. , 2021/486 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mirasçılık belgesinin iptaliyle yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, muris ...’in 04.04.1914’te eşi ...’in ise 24.01.1938’de vefat ettiğini, ..., ... ve ...’in tarafların ortak altsoyu olduğunu, ...’in önceki evliliğinden de ... ve ... isminde çocuklarının bulunduğunu, muris ...’e ait ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/205-570 E. K. sayılı mirasçılık belgesinde sadece ... ile ortak altsoyunun mirasçı olarak gösterildiğini, muris ...’den eşi ...’e giden miras payının altsoya dağıtımında ... ve ...’ün de mirasçı olduğunun dikkate alınmadığı belirtilerek anılan mirasçılık belgesinin iptaliyle yeni mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/205-570 E. K. sayılı mirasçılık belgesinin iptaliye murisin mirasçılarının ve miras paylarının belirlenmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir.
Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davada irs ilişkisi kural olarak nüfus kayıtları ile ispat olunur. Nüfus kayıtları belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir (TMK m. 7). Hakim çekismesiz yargıda re"sen araştırma ilkesi uyarınca, davanın ispatı için gerekli bütün delillere başvurabilir.
Hukukumuzda çekişmeli yargıya tabi davalarda taraflarca hazırlama ilkesi geçerli olup, hakim tarafların talepleri ile bağlıdır. Hakim, talepte bulunan tarafların iddia ettiği olaylar ve ileri sürdüğü delillerle yetinerek karar vermek zorundadır. Çekişmesiz yargıya tabi davalarda ise re"sen araştırma prensibi egemendir. Hasımsız açılan ve çekişmesiz yargıya tabi olan davalarda verilen kararlar kesin hüküm teşkil etmediği gibi bu kararlar açılacak bir iptal davası sonucunda değiştirilebilir veya ortadan kaldırılabilir.
Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda davacı, mirasçılık belgesi verilmesini isteyebilmek için murisin öldüğünü ve ölüm tarihini, muris ile kendisi arasındaki irs bağını kanıtlamak zorundadır. Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının tespiti gerekir.
Somut olayda, Karşıyaka 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/205-570 E.K. sayılı mirasçılık belgesinin iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak yeni mirasçılık belgesi verilirken kök murisin eşi ...’in ...’den olma çocuklarından ... 18.11.1948’de vefat ettiği, geriye mirasçı olarak bıraktığı çocuklarından...’in de 14.12.1985’te vefatiyle geriye çocukları ... ... ve ...’i biraktığı gözetilmemiştir. ... ... ve ...’e miras payı verilmeyerek mirasçılıkları ketmedilmiştir. Ayrıca, kök murisin eşi ...’in ...’den olma çocuklarından ...’ün kızı ...’ın 23.09.2007’de, ...’ın oğlu ...’ın 10.06.2007’de vefat ettiği, ...’ın annesi ...’tan önce ölmesi sebebiyle sadece çocuklarının ...’a mirasçı olacağı gözetilmeden ...’ın eşi...’ın da ...’ın mirasçısı olarak kabulü doğru değildir.
Kabule göre de; kök murisin eşi ...’in ...’den olma çocuklarından ...’in kızı ... 07.04.1980’de vefat etmiş, geriye eşi ... ve çocukları mirasçı olarak kalmıştır. ..., ... ile evlendikten sonra 26.07.2000’de vefat etmiş, geriye mirasçı olarak 2. eşi ... ve ilk eşi ...’ten olma çocuklarını mirasçı olarak bırakmıştır. Gerekçeli kararın yedinci sayfasının altıncı sırasında mirasçı olarak ...’in kimlik bilgilerinin yazılmasına rağmen 75 miras payının ... kızı ...’e iadiyetine karar verilmesi de yerinde değildir.
Mahkemece belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan