2. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/7087 Karar No: 2021/8590
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/7087 Esas 2021/8590 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2021/7087 E. , 2021/8590 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafaka ile reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın, karşı dava dilekçesi ile aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece, davanın kabulü ile davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, karar taraflarca istinaf edilmekle bölge adliye mahkemesince istinaf itirazları esastan reddedilmiştir. Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 176 ncı maddesinin birinci fıkrasında, yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Kadın yararına hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafaka miktarı çok olduğu gibi, yoksulluk nafakasının irat şeklinde ödenmesine hükmedilmesi tarafların ekonomik sosyal durumu ile evlilik süresi dikkate alındığında toptan yoksulluk nafakasının ödenmesi hususunun tartışılmaması doğru olmamıştır (TMK m. 176/1). O halde, yoksulluk nafakası yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan şekilde ödemesinin uygun olup olmayacağının da tartışılıp değerlendirilerek sonucu uyarınca bir kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 22.11.2021 (Pzt.)