Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 1995/1411
Karar No: 1995/3063
Karar Tarihi: 13.06.1995

Danıştay 10. Daire 1995/1411 Esas 1995/3063 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, apartman sığınağına çeşitli eşyalar koyarak tecavüz ettiği iddiasıyla, 3091 sayılı yasanın uygulanmasıyla sığınağın apartman yöneticisine teslim edilmesine dair kararın iptali için dava açtı. İdare Mahkemesi davayı reddetti, Daire ise temyiz istemini reddederek kararı onadı. Ancak davacı, kendisinin de apartman kat maliki olduğunu ve sığınağın dairelere eşit şekilde paylaştırıldığını iddia ederek kararın düzeltilmesini talep etti. Daire, davacının iddialarının yerinde olduğunu kabul ederek kararı kaldırdı ve dava İdare Mahkemesi tarafından yeniden incelendi. Yasa gereği, taşınmaz mallara yönelik müdahalelerin idari yolla önlenmesi amaçlanır, ancak 6570 sayılı Yasanın 12. maddesi nedeniyle belediye örgütü olan yerlerle iskele, liman ve istasyonlardaki damlı yapılarla ilgili uygulamada fiili zilyetliğin değil fuzuli işgal olup olmadığının saptanması gerektiği belirtilir. Fuzuli işgal, sahibinin izni olmaksızın, taşınmazın eylemli olarak işgal edilmesidir. Dosya incelendiğinde, davacının apartman sığınağına boş arı kovanları

Daire : ONUNCU DAİRE
Karar Yılı : 1995
Karar No : 3063
Esas Yılı : 1995
Esas No : 1411
Karar Tarihi : 13/06/995

BELEDİYE ÖRGÜTÜ OLAN YERLER İSKELE, LİMAN VE İSTASYONLARDAKİ DAMLI YAPILARLA İLGİLİ 3091 SAYILI YASA UYGULAMASINDA, FİİLİ ZİLYETLİĞİN DEĞİL, FUZULİ İŞGAL OLUP OLMADIĞININ SAPTANMASI GEREKTİĞİ HK.
Davacı, ikamet ettiği dairenin bulunduğu apartmanın sığınağına yönelik tecavüzünün 3091 sayılı Yasa uyarınca önlenerek yerin apartman yöneticisine teslimine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açtığı davayı reddeden İdare Mahkemesi kararını, temyiz istemini reddederek onayan Dairemizin 6.10.1994 gün ve 1994/4645 sayılı kararının düzeltilmesini istemektedir.
Dava; davacının maliki olduğu ve ikamet ettiği dairenin bulunduğu apartmanın ortak kullanım yeri olan sığınağa, çeşitli eşyalar koymak suretiyle yaptığı ileri sürülen tecavüzün davalı idare tarafından 3091 sayılı Yasa uyarınca önlenmesine ilişkin 18.11.1991 tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi; apartmanın ortak kullanım alanlarından olan uyuşmazlık konusu sığınağın, öteden beri apartman sakinlerinin zilyetliğinde olduğu ve bu taşınmaza yönelik davacı tecavüzünün 3091 sayılı Yasa uyarınca önlenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiş, bu karar davacının temyiz istemi reddedilerek Dairemizce onanmıştır.
Davacı; kendisinin de apartmanda kat maliki olduğu ve apartman kat malikleri kurulu kararıyla sığınağın her daireye eşit şekilde paylaştırıldığı, sığınağı fuzulen işgal etmediği savlarıyla, dairemiz kararının düzeltilmesini istemektedir.
Davacının kararın düzeltilmesi için ileri sürdüğü iddialar yerinde görülerek, istem kabul edildi ve Dairemizce temyiz aşamasında verilen karar kaldırılıp, İdare Mahkemesi kararı temyizen yeniden incelendi.
3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanunla; taşınmaz mallara yönelik tecavüz veya müdahalelerin, uyuşmazlığın adli yargı yerine intikaline kadarki süre içinde, idari makamlar tarafından önlenerek; tasarrufa ilişkin güvenliğin ve kamu düzeninin sağlanması amaçlanmaktadır. Yasada "taşınmaz mal" tanımı yapılmamış olmakla birlikte, bu deyimin tüm yapı ve binaları da kapsayacağı açıktır.
"Damlı yapılar"la ilgili 3091 sayılı Yasa uygulaması ise, 6570 sayılı Yasanın 12.maddesindeki yollama hükmü nedeniyle farklı özellik taşımaktadır. Belediye örgütü olan yerlerle, iskele, liman ve istasyonlardaki damlı yapıların kiralanmaları konusuna ilişkin 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanunun 12.maddesinde, bu yasa kapsamındaki taşınmaz mallara yönelik fuzuli işgallerin 3091 sayılı Yasada öngörülen idari yolla önleneceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla belediye örgütü olan yerler, iskele, liman ve istasyonlardaki damlı yapılarla ilgili 3091 sayılı Yasa uygulamasında fiili zilyetliğin değil fuzuli işgal olup olmadığının saptanması gerekmektedir. Nitekim, Danıştay'ın bu yöndeki yerleşik içtihatları esas alınarak, uygulama yönetmeliğinin 15.maddesinde "Konut, dükkan, depo, ahır gibi damlı yapılarda bu kanunun uygulanabilmesi, taşınmazın fuzulen işgal edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü getirilmiş ve fuzuli işgalin tanımı yapılmıştır. Buna göre fuzuli işgal, bir taşınmazın, hukuki hiçbir nedene da-
yanmadan, sahibinin izin ve rızası dışında, eylemli durum yaratılarak işgalidir.
Diğer taraftan, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca, anagayrimenkul kat malikleri kurulunca yönetilir ve bu yasa uygulamasından doğan her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelrinde çözümlenir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının sahibi olduğu ve ikamet ettiği dairenin bulunduğu apartmanda Kat Malikleri Kurulunun 28.9.1991 tarihli toplantısında, sığınağın her daireye eşit paylaştırılmasına karar verildiği, davacının sığınağa tecavüzünün önlenmesi yolunda 7.11.1991 tarihli şikayet başvurusu üzerine yaptırılan soruşturmada sığınağın davacı tarafından, boş arı kovanları ve çeşitli eşyalarla doldurulup fuzulen işgal edildiğinin saptandığından bahisle davalı idarece 3091 sayılı Yasa uyarınca davacı tecavüzünün önlenerek sığınağın apartman yöneticisine teslimi yolundaki dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının apartman ortak kullanım yeri olan sığınaktaki tasarrufu fuzuli işgal olarak nitelendirilemeyeceğinden, olayda 3091 sayılı Yasanın uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
Bu durumda davacının; apartmanın ortak kullanım alanlarından olan ve öteden beri apartman sakinlerinin zilyetliğinde bulunan uyuşmazlık konusu sığınağa tevcavüz ettiği gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına karar verildi.





Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi