16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2398 Karar No: 2018/3072 Karar Tarihi: 04.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2398 Esas 2018/3072 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkemenin Ceza Dairesi tarafından verilen kararında, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçu ile mahkum edildiği belirtilmiştir. TCK'nın 314/2, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddelerine uygun olarak mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Dosya incelendikten sonra, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddiaların ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, vicdani kanının kesin ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu belirlenmiştir. Kanun maddeleri ise TCK'nın 314/2, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleridir.
16. Ceza Dairesi 2018/2398 E. , 2018/3072 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA 04.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.