10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15033 Karar No: 2017/910 Karar Tarihi: 13.02.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/15033 Esas 2017/910 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/15033 E. , 2017/910 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, yetim aylığının bağlanması talebinin reddine dair kurum işleminin iptali ile yetim aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davacı ... tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar Tetkik Hakimi ... tarafından okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 08.01.2004 tarihinde kesinleşen davalıya, hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla 506 sayılı Kanun kapsamında bağlanan ölüm aylığı davalının eski eşiyle fiilen birlikte yaşadığının 20.12.2012 tarihli, 203 sayılı ... Kurumu raporu ile tespit edilmesi üzerine kesilmiş olup, davalıya 24.09.2012 tarihi itibariyle yersiz ödenen 33.108,82 TL aylıklar nedeniyle borç tahakkuk ettirildiği, davacı tarafından açılan kurum işleminin iptali ile yetim aylığının yeniden bağlanması talepli davanın ise reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir. İnceleme konusu davada; adres bilgileri raporunda davacının boşandığı eşi İsmail Kocaman’ın 09.07.2007 ve 22.09.2010 tarihinde beyan ettiği adreslerinden yöntemince zabıta araştırması yapılmalı, davacının ve eski eşinin adresleri ile ilgili mahalle muhtar ve azaları tanık olarak dinlenilmeli, 2017 yılı TÜİK adreslerinin ayn olduğu ve 12.09.2010 tarihli 2010 halkoylamasında aynı adreste oy kullandıkları hususu da dikkate alınarak karar verilmeli “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği toplanan kanıtlar ışığı altında değerlendirilerek elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.02.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.