10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15227 Karar No: 2017/905 Karar Tarihi: 13.02.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/15227 Esas 2017/905 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/15227 E. , 2017/905 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı gerekçesiyle davalı ...’a yersiz ödenen aylıkların tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, %20"den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar Tetkik Hakimi ... tarafından okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 30.10.2003 tarihinde kesinleşen ve 15.03.2011 tarihinde yeniden evlenen davalıya, hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla 506 sayılı Kanun kapsamında bağlanan ölüm aylığı davalının boşandığı dönemde eski eşiyle fiilen birlikte yaşadığının 24.02.2012 tarihli 2012/AD-33 sayılı ... denetmen raporu ile tespit edilmesi üzerine 01.11.2008 tarihi itibariyle kesilmiş olup, davalıya 01.11.2008-31.05.2011 tarihleri arasında yersiz ödenen 26.166,92 TL aylıklar nedeniyle borç tahakkuk ettirildiği, davacı kurum tarafından yapılan ilamsız icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine iş bu davayla itirazın iptali ile %20"den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesinin talep edildiği, mahkemece de davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir. İnceleme konusu davada; davalının eşi ...’un adres bilgileri raporunda 25.02.2009 tarihinde beyan edilen ... adresinin ... İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 25.06.2009 tarih ve 2009 tahkikat yazısına istinaden gerçeğe aykırı beyan olduğunun tespit edildiği belirtildiğinden Emniyet Müdürlüğü tarafından adresin iptal edilme nedeninin araştırılması, ...’un adres bilgileri raporunda yer alan adreslerinden yöntemince zabıta araştırması yapılması, medula kayıtları istenilerek davalı ve eşinin boşanmış oldukları dönemde hangi tarihlerde hangi hastanelerden sağlık hizmeti aldıklarının tespit edilmesi, ... denetmeni tarafından tanzim edilen tutanaklarda ... ve ...’in beyanlarının imzalı olduğu dikkate alınarak 5510 sayılı Kanunun 59/2 maddesi gereğince tutanakların aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu göz önünde bulundurulmalı eksik hususlar giderildikten sonra “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği toplanan kanıtlar ışığı altında değerlendirilmeli, elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.02.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.