Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/24700 Esas 2019/679 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/24700
Karar No: 2019/679
Karar Tarihi: 28.01.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/24700 Esas 2019/679 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın konusu, davacının davalıdan 2008 model bir araç satın aldığını ancak aracın daha önce karıştığı bir kazadan dolayı pert kaydı olduğunu öğrendiğini ve bu nedenle sözleşmeden dönmek istediğini ancak davalı ile yaptığı görüşmelerden sonuç alamadığını ileri sürerek satış bedelinin tahsil edilmesini talep etmesidir. Davalı ise davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davalıdan 7.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsili hükme bağlanmıştır. Ancak, bu karar, ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde hatalı bir hesaplama yöntemi benimsendiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Bilirkişi raporu esas alınarak verilen kararda, satılacak olanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın satış bedeline yansıma miktarının belirlenmesi nispi metod olarak adlandırılan hesaplama yöntemiyle yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkemece yapılması gereken, davacının bedel indirimi talebinin nispi metoda göre değerlendirilmesi için ek bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesidir. Kararda geçen kanun maddeleri: HUMK’nun 440/III-1.
13. Hukuk Dairesi         2016/24700 E.  ,  2019/679 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, davalıdan 23/03/2012 tarihinde 21.000,00 TL bedel karşılığı 2008 model bir araç satın aldığını, fakat daha sonradan aracın önceden karıştığı bir kaza nedeniyle 31.100,00 TL bedelli pert kaydı olduğunu öğrendiğini, sözleşmeden dönmek istediğini fakat davalı ile yaptığı görüşmelerden olumlu sonuç alamadığını ileri sürerek satış bedeli olan 21.000,00 TL nin 23/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 31/03/2015 tarihli ıslah dilekçesiyle dava sırasında aracı 18.500,00 TL bedelle üçüncü kişiye sattığını, araçta bahse konu hasar olmasaydı 31.000,00 TL bedelle satacağını, bu nedenle zarara uğradığını davasını ıslah ettiğini ileri sürerek 10.000,00 TL tazminatın satış tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle 7.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dava, satış bedelinin indirilmesine ilişkin olup, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmişse de, raporda aracın davacı elindeyken de kaza yaptığı, bu kaza nedeniyle aracın 1.500,00 TL değer kaybettiği, her iki kaza da olmasaydı aracın rayiç bedelinin 27.000,00 TL olacağı tespit edilerek davacının uğradığı zarar (27.000,00 TL -18.500,00 TL-1.500,00 TL=) 7.000,00 TL olarak belirlenmiştir.
    Ayıp nedeni ile satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, "mutlak metod", "nispi metod" ve "tazminat metodu" adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Nisbi metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır.
    Şu halde mahkemece yapılacak iş, davacının bedel indirimi talebinin nispi metoda göre değerlendirilmesi için ek bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi iken bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş, olması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. Bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. Bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.