5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/6145 Esas 2021/1110 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6145
Karar No: 2021/1110
Karar Tarihi: 04.02.2021

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/6145 Esas 2021/1110 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2019/6145 E.  ,  2021/1110 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Nakil Vasıtasının Müsaderesi


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I-Malen sorumlunun temyiz talebinin incelenmesinde;
    Duruşmada dinlendiği halde usulüne uygun şekilde katılma talebinde bulunmadığı için katılan sıfatını almayan malen sorumlunun hükmü temyize hakkı bulunmadığından, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Kabule göre de;
    1- Sanık hakkında verilen hapis cezalarının ertelenmesi üzerine TCK"nin 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağına yönelik ihtaratın yapılmaması,
    2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    3-Suça konu gümrük kaçağı akaryakıt tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazineye irad kaydına; tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Kanunun 13/1 maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nın 54/4 maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 04/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.