Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2531 Esas 2018/3042 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2531
Karar No: 2018/3042
Karar Tarihi: 02.10.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2531 Esas 2018/3042 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/2531 E., 2018/3042 K. numaralı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçu nedeniyle mahkumiyetine hükmedildiği ve istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtiliyor. Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosyanın incelendiği ve yerel mahkemenin bylock delilinin hukuka uygunluğunu kabul ettiği ve bu kararın da Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onaylandığı ifade ediliyor. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olduğu, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve eylemlerin kanunda öngörülen suç tipine uyduğu belirtiliyor. Hükmün ONANMASINA karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 314/2 Maddesi (Silahlı terör örgütüne üyelik)
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 Maddesi (Silahlı terör örgütüne üyelik)
- TCK'nın 53. Maddesi (Ceza indirimi)
- TCK'nın 58/9 Maddesi (Acele işlem)
- TCK'nın 63. Maddesi (Mahkumiyetin niteliği)
16. Ceza Dairesi         2018/2531 E.  ,  2018/3042 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53,
    58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyetine dair
    istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel mahkemenin, bylock delilinin hukuka uygunluğu ile ilgili olarak esas itibariyle ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararında açıklanan gerekçeleri de benimsemiş olması karşısında gerekçede ayrıca Yargıtay uygulamalarına yanlış anlam yüklenerek; bylock delilinin istihbari nitelikte görülerek istihbari delillerin hükme esas alındığının kabulü hukuki dayanaktan yoksun olup yasa ve yerleşik uygulamalara aykırı ise de sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 02.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.