MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ.
1968 yılında kesinleşen kadastro sonucu...Mahallesi çalışma alanında bulunan 181 ada 35 ve 36 parsel sayılı 869.31 ve 1.131,70 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı nedeniyle davalı ... Müdürlüğü adına ayrı ayrı tespit ve tescil edildikten sonra 1978 yılında yapılan tevhit işlemi sonucunda 181 ada 42 parsel numarasıyla 2.001,01 metrekare yüzölçümlü olarak tapuya tescil edilmiş; 1998 yılında 181 ada 42 parsel sayılı bu taşınmazın bir bölümü yola terk edilmiş ve daha sonra anılan parsel 29.9.2011 tarihinde ifrazen iki parçaya ayrılmak suretiyle 1061 ada 69 ve 70 parsel sayılı 308.90 ve 1.395,65 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar oluşmuş ve her iki taşınmazda da yine davalı ... Müdürlüğü adına tescil edilmiştir. Davacı ... ; 2011 yılında ifraz edilmek suretiyle oluşan 1061 ada 69 ve 70 parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak tapu kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere ve kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.