20. Hukuk Dairesi 2015/13819 E. , 2016/1912 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar gerçek kişiler ile birleştirilen davanın davacısı ... vekilitarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...köyü 280 ada 3 parsel sayılı 40197,56 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 18.04.2003 tarih ve 5 sıra nolu tapu kaydı uygulanmak suretiyle tarla vasfıyla davacılar ve davalılar ile murisleri ... adına tespit edilmiştir.
Davacılar 25/09/2007 havale tarihli dava dilekçesinde; ... adına yapılan tesbitin yanlış olup ..."nin soyisminin ... olduğu ve diğer tespit maliki olan babaları ..."nın vefat edip kendilerinden başka mirasçısının bulunmadığı, tespit maliki davalılar ... ile ..."a ...köyünde başka bir taşınmaz verildiği ve dava konusu taşınmazın kendilerine ait olduğu iddiasıyla, ..."nin yanlış yazılan soyisminin ... olarak düzeltilmesi ve taşınmazın kendi adlarına eşit olarak tesbit ve tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Birleştirilen 2007/179 E. sayılı dosyada ise; davacı ... Yönetimi vekili, 27.09.2007 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; kadastro çalışmaları sırasında 497, 498 ve 499 no’lu orman sınır hattının bulunduğu yerde, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/407 E. ve 1998/438 K. sayılı kararı ile 6660 m² yüzölçümlü taşınmazın Devlet Ormanı olarak tescil edildiğini ve tapusunun alındığını, arazi kadastro çalışmaları sırasında bu yerin 101 ada 1 nolu Devlet ormanı sınırları içerisinde kaldığını, ancak, sözkonusu kararın arazide fiilen ölçülerek uygulanmadığını ve bunun neticesinde ormana bırakılan kısmın 6660 m²"den daha az olduğunu, 280 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların, kadastro çalışmaları sırasında mahkeme kararı gözönüne alınmadan tarla vasfıyla davalılar adına tespit edildiğini ve bu sebeple ormana ilişkin alanlar cetveli ile uyumsuzluk ortaya çıktığı iddiasıyla 280 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece 280 ada 3 sayılı parsel yönünden davanın tefriki ile eldeki dosya ile birleştirilmesine, 280 ada 4 sayılı parsel yönünden ise dava askı ilan süresinden sonra açıldığından davanın görev yönünde reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde birleştirilen 2007/179 E. sayılı dosyada davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile, diğer davalılara karşı açılan davanın ise esastan reddine, 2007/112 E. sayılı asıl dosyada davalı ... aleyhine açılan davanın kabülüne, davalı ..."a karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ...köyü 280 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tamamı 8 hisse kabul edilerek; 3 hissesinin ... kızı ..., 3 hissesinin ... kızı ..., 2 hissesinin ... kızı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm asıl davanın davacıları olan gerçek kişiler ile birleştirilen davanın davacısı ... vekilince temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1968 yılında 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu yapılmış ve kesinleşmiş olup, 1969 yılında 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulama çalışmaları yapılmıştır.1987 yılında 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde çalışmaları yapılarak kesinleşmiştir. Arazi kadastrosu ise 27.08.2007 - 26.09.2007 tarihleri arasında askı ilânına çıkarılmış olup eldeki dava nedeniyle kesinleşmemiştir.
1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, birleştirilen dosya davacısı ...nin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı kişilerin temyiz itirazlarına gelince; kadastro hâkimi düzenli ve doğru sicil oluşturmakla görevli olduğundan, dava konusu taşınmazın gerçek sahiplerini belirleyerek adlarına tesciline karar vermesi gerekir. Çekişmeli 280 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davacılar ve davalıların murisi Ummühan Yalazıdan geldiği ve tespit sırasında da 18/04/2003 tarih ve 5 sıra nou tapu kaydına dayanılarak kişiler adına tespit edildiği, bu tapu kaydının ... Asliye Hukuk mahkemesinin 1988/533 E.- 1990/159 K. sayılı kararıyla hükmen oluştuğu da nazara alınarak, çekişmeli taşınmazın kimler tarafından kullanıldığı, taşınmazda adına hisse oluşturularak tespit yapılan ... adlı bir kişi bulunup bulunmadığı yahut bu kişi adına sehven tespit yapılıp yapılmadığının araştırılarak, oluşacak sonuca göre taşınmazın gerçek hak sahipleri adına tesciline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; birleştirilen dosya davacısı ...nin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişilerin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden gerçek kişilere iadesine17/02/2016 günü oy birliği ile karar verildi.