15. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13449 Karar No: 2019/12991 Karar Tarihi: 26.11.2019
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/13449 Esas 2019/12991 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2019/13449 E. , 2019/12991 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62, 53, 52/2,4, 51. maddeleri gereğince mahkumiyet Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, katılan şirkette satış elemanı olarak çalıştığı, para tahsil yetkisi olmamasına rağmen şirket müşterisi olan ... isimli şahsa sattığı aracın bedeline mahsuben değişik zamanlarda 10.000 TL, 15.000 TL ve 26.000 TL olmak üzere toplam 51.000 TL para tahsil ettiği, bu parayı şirket hesaplarına aktarmadan katılan şirkette veznedar olarak çalışan ...’a bu konuda tahsilat makbuzu düzenlettiği, benzer şekilde şirket müşterisi ... isimli şahıstan da satacağı araca mahsuben düzenlettirmiş olduğu sahte para makbuzu ile 35.000 TL aldığı, sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarının işlediği iddia ve kabul edilen olayda, Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma kapsamına alınmış olup, CMK’nın 253. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesine 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresinin eklendiği, suçun uzlaştırma kapsamında olmayan özel belgede sahtecilik suçu ile birlikte işlenmiş olduğu, her iki suçun mağdurunun katılan şirket olması nedeniyle uzlaşma kapsamında değerlendirilemeyeceği, dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın üzerine atılı suçu işlediği sabit olduğuna ilişkin mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmediği, ancak; Sanığın katılana yönelik olarak, 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesi kapsamında aynı suç işleme kararıyla Kanunun aynı hükmü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle TCK’nın 43. maddesinin de hükümde uygulanması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 26/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.