20. Hukuk Dairesi 2015/5682 E. , 2016/1899 K.
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne, davacı gerçek kişinin duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişi, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Kömürtaş köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır. Hazinenin karşı tescil talebi bulunmaktadır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapusuz olan taşınmazın Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamış, genel arazi kadastrosu işlemi 03.11.1978 tarihinde kesinleşmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen, il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek tarıma elverişli hale getirmek imar ve ihya olarak kabul edilemez) ve imar ihyanın tamamlandığı tarihten tesbit tutanağının düzenlendiği güne kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülerek tapuya tescili istenen taşınmazların, Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar ve ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmî olan en eski tarihli hava fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritaları ile dava tarihinden ya da kadastro tesbit tarihinden 15 - 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, özellikle ön bindirmeli çekilen ve birbirini izleyen stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazların niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi gerekir.
Somut olayda mahkemece, anlatılan biçimde bir araştırma ve inceleme yapılmamıştır.
Bu nedenle, öncelikle davalı Kömürtaş Köyünün tüzel kişiliği sona erdiği için dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiyenin, ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve ... İlçe Belediye Başkanlığına tebliğ edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, daha sonra,
arazi kadastro paftası, komşu parsellere ilişkin kadastro tespit tutanakları ile dayanağı kayıt ve belgeler, davalı olanların dava dosyaları, 1980"li yıllar ile dava tarihinden 15-20 yıl öncesine ait hava fotoğrafları getirtildikten sonra, önceki raporlara göre dava konusu taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığından, yalnızca zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi amacıyla önceki bilirkişiler dışında ziraat fakültelerinin toprak bölümünden mezun olan bir ziraat mühendisi, bir orman mühendisi ve bir harita mühendisi veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşacak bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak keşifte, imar ve ihya edildiği ile üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğu, davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı, zilyetliğin ne zaman başladığı ve nasıl sürdürüldüğü, kimden kime kaldığı yerel bilirkişi ve tarafların göstereceği tanıklardan sorulmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri, yukarıda belirtilen ve gerçeğin bir yansıması olan resmî belgeler ile denetlenmeli, dava konusu taşınmazın kullanımına ilişkin olarak 2000 ilâ 2009 yılları arasındaki uydu görüntüleri de incelenmeli ve taşınmaz uydu görüntüleri üzerinde gösterilmeli, toprak yapısının tesbiti açısından taşınmazın değişik yerlerinden (en az 3 tarafından) toprak numunesi alınarak analize dayalı olarak bilimsel yönden tarım arazi özelliğinde bulunup bulunmadığı belirlenmeli, dava konusu taşınmazların arazi kadastrosunda ne olarak tescil harici bırakıldığı araştırılarak ve toplanan deliller sonucunda oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Ayrıca, davalı ... karşı tescil talebi bulunduğu halde, bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... ve davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/02/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.