17. Ceza Dairesi 2016/15635 E. , 2018/14911 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Sanık ... hakkında, müştekiler ... ve ...’e yönelik mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelemelerinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 2 kez 2.500,00 TL adli para cezasına ilişkin hükümlerin, cezaların türleri ve miktarları itibarıyla temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. Maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince sanık ...’in temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2)Sanık ... hakkında, müştekiler ... ve ...’e yönelik hırsızlık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelemelerinde;
Mağdur ...’e yönelik eylemde kollukça düzenlenen olay yeri tespit tutanağında depo çevresine bir miktar mazotun saçıldığının tespit edilmiş olması ve mağdur ..."ın da beyanında, depo çevresine yere bir kısım mazotun döküldüğü şeklindeki anlatımları karşısında; her iki mağdura yönelik eylemlerde mazotun bir kısmının yere dökülerek tükenmiş olması sebebiyle suçların tamamlandığı gözetilmeden, sanığın olay yerinde aldığı mazotları götüremeden yakalanmış olmasına hatalı anlam yüklenerek eylemlerinin teşebbüste kaldığı, kabul edilmiş ise de bu husus aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Soruşturma aşamasında CMK"nın 101/3. maddesi uyarınca sorgu nedeniyle atanan müdafii ücreti zorunlu kamu masrafı niteliğinde olduğu halde müdafiiye ödenen ücretin sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
2-Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından müdafii ücretine ilişkin bölümün çıkartılması ve TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümden bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanıklar hakkında uygulanmasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.