Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/10220
Karar No: 2015/5896
Karar Tarihi: 28.04.2015

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - şantaj - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10220 Esas 2015/5896 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümde, sanıkların bir kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkum edildikleri ve şantaj suçundan da suçlu bulunarak ceza almalarına karar verildiği belirtilmektedir. Ancak, mahkeme tarafından kullanılan delillerin incelenmesi sonucunda, isimli bir şahsa ait aracın müsaderesi talep edilmesine rağmen, bu konuda karar verilmediği ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, zaman aşımı süresi içinde mahkemece bu konuda karar verilmesi gerektiği ifade edilmektedir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca, güvenlik tedbirlerine hükmolunmaması hapis cezasının kanuni sonucu olduğu için, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan, hüküm bozulmamıştır.
Ayrıca, şantaj suçunda birden fazla ceza türünün birlikte yer aldığı ve cezaların “ve” bağlacıyla bağlandığı belirtilmektedir. Bu nedenle, hâkimin ceza türlerinden birini tercih etme hakkı olmadığı ve alt sınırın altına indirilemeyeceği ifade edilmektedir. Somut olayda, adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak teşdiden belirlenmesinin kanuna uygun olmadığı vurgulanmaktadır.
Kanuna aykırı olarak, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırak
14. Ceza Dairesi         2014/10220 E.  ,  2015/5896 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, şantaj
    HÜKÜM : Mahkûmiyet


    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suçun işlenmesinde kullanılan ve ... isimli şahsa ait ... plakalı aracın müsaderesi talep edildiği halde, bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşıldığından, zamanaşımı süresi içerisinde mahkemece anılan hususta karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanıklar haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK.nın 53. maddesinde düzenlenen güvenlik tedbirlerine hükmolunmaması hapis cezasının kanuni sonucu olması nedeniyle bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
    Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ... ve sanık ... müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    Sanıklar haklarında şantaj suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun;
    52. maddesinin bir ve ikinci fıkralarında; “Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.
    En az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsî hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.”
    5560 sayılı kanunun 1. maddesiyle değişik 61. maddesinin dokuzuncu fıkrasında “Adlî para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.”
    107. maddesinin bir ve ikinci fıkralarında; “Hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
    Kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması halinde de birinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.”
    hükümleri yer almaktadır.
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 107/1. maddesinde yer alan şantaj suçunda birden fazla ceza türünün birlikte yer aldığı, anılan madde düzenlemesinde her iki ceza türünün “ve” bağlacı ile bağlanıp hâkimin ceza türlerinden birini tercih etme hakkının bulunmadığı birlikte cezanın öngörüldüğü, burada birden fazla ceza türünün seçenekli (alternatifli) olarak öngörülüp her iki ceza türünün “veya” bağlacı ile bağlı olması nedeniyle hâkimin ceza türlerinden herhangi birini gerekçesini göstermek suretiyle tercih etme hakkının bulunduğu seçenekli cezanın öngörülmediği, 5237 sayılı TCK.nın 61. maddesinin dokuzuncu fıkrasının sadece seçenekli ceza öngörülen hâllerde uygulanması mümkün olup anılan fıkranın birlikte cezalarda tatbik edilemeyeceği gibi, somut olayda ayrıca sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK.nın 107/1. maddesinde birlikte cezalardan olan adli para cezasının kanuna uygun gerekçe de gösterilmeden alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle “365 gün adli para cezası" şeklinde teşdiden belirlenmesi hükmedilmesi,
    Adli sicil kaydının bulunmaması ve suç işlemeyeceği hususunda edinilen olumlu kanaat nedeniyle hapis cezası ertelenen sanık ... hakkında “şartları oluşmadığı” şeklindeki yetersiz gerekçeyle 5271 sayılı CMK.nın 231. maddesinde düzenlenen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık ... ve sanık ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi