23. Hukuk Dairesi 2018/634 E. , 2020/4234 K.
"İçtihat Metni"Keşan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif tasfiye memurlarınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin ... İş Mahkemesi"nin 2012/1 E. Sayılı dosyası ile işçi alacaklarına ilişkin davasının bulunduğunu, ..."nin ticaret sicilinden terkin edildiğini, bu sebeple kooperatifin ihyasının sağlanarak davaya dahil edilmesi için taraflarına süre verildiğini beyanla kooperatifin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Müdürlüğü, davaya cevap vermemiştir.
Tasfiye memurları, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafında açılan iş davasında verilen ara karar gereğince kooperatifin ihyası üzerine açılan davada davacının hukuken korunmaya layık ve meşru ve haklı menfaatlerinin bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı tasfiye memurlarının istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13 Hukuk Dairesi tarafından 6102 sayılı TTK 547/2. maddesi gereğince kanunun emredici hükümlerine aykırı davranıldığının anlaşıldığı, ihyasına karar verilen kooperatifin iş davası ile sınırlı ihya kararı verilmesi ve tasfiye memuru atanması kararı verilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edildiği, ayrıca husumetin Ticaret Sicil Müdürlüğü yanında terkin edilen şirketin tasfiye memuruna yöneltilmesi gerekmekte ise de terkin edilen şirkete husumet yöneltilmesi mümkün olmadığının da dikkate alınmadığı gerekçesiyle, davalı tasfiye memurlarının istinaf talepleri yerinde görülmemekle birlikte HMK’nun 355.maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık niteliğindeki tasfiye memuru tayini ve ihyanın dava ile sınırlandırılması, tasfiye konusu şirket yönünden husumet yönünden davanın reddi yönünden düzenleme gerektiğinden HMK 355, 353/1-b/2 maddesi uyarınca mahkeme kararının kaldırılarak hükmün düzeltilmesi suretiyle yeniden esasa hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
Kararı, kooperatif tasfiye memurları temyiz etmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak TTK 547/2 maddesi uyarınca açılan dava ile sınırlı olmak üzere ihya kararı vermiştir. TTK 547/2 maddesi ek tasfiyeden bahsetmekte ancak ek tasfiyenin nelerden ibaret olacağına ilişkin bir sınırlandırmaya gitmemektedir. Tasfiye dışı bırakılan hukuki işlem bir olabileceği gibi birden fazla da olabilir. Böyle bir halde her hukuki uyuşmazlık için ihya kararı almak usul ekonomisine aykırı olduğu gibi ihya kararı verilmiş bir kooperatif için yeniden ihya kararı almakta hukuki yarar da yoktur. Bu nedenle açılan veya açılacak bir dava ile sınırlı olarak, ihya kararı verilmesi, tasfiye kurumunun ruhuna uygun değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmekte ise de yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın HMK 370/2 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesi kararına ilişkin kooperatif tasfiye memurlarının tüm temyiz sebeplerinin reddine, kararın re"sen yukarıda yazılı gerekçe ile hüküm kısmından ""... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2012/1 e. sayılı dava dosyası ve müteakip işlemleri ile sınırlı olmak üzere" cümlesinin çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.