14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/4924 Karar No: 2016/7102 Karar Tarihi: 20.09.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/4924 Esas 2016/7102 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/4924 E. , 2016/7102 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.12.2014 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti ve paylaştırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin yetki yönünden reddi ile mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 02.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekenin tespiti ve paylaştırılması talebine ilişkindir. Mahkemece, dava dilekçesinin yetki yönünden reddiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. TMK 642. maddesinde; "Mirasçılardan her biri, sözleşme veya kanun gereğince ortaklığı sürdürmekle yükümlü olmadıkça, her zaman mirasın paylaşılmasını isteyebilir. Her mirasçı, terekedeki belirli malların aynen, olanak yoksa satış yoluyla paylaştırılmasına karar verilmesini sulh mahkemesinden isteyebilir. Mirasçılardan birinin istemi üzerine hâkim, terekenin tamamını ve terekedeki malların her birini göz önünde tutarak, olanak varsa taşınmazlardan her birinin tamamının bir mirasçıya verilmesi suretiyle paylaştırmayı yapar. Mirasçılara verilen taşınmazların değerleri arasındaki fark para ödenmesi yoluyla giderilerek miras payları arasında denkleştirme sağlanır. Paylaşmanın derhâl yapılması, paylaşım konusu malın veya terekenin değerini önemli ölçüde azaltacaksa; sulh hâkimi, mirasçılardan birinin istemi üzerine bu malın veya terekenin paylaşılmasının ertelenmesine karar verebilir." denilmektedir. HMK"nın 11. maddesinde ise terekenin paylaşılmasına ilişkin davada, ölen kişinin son yerleşim yeri mahkemesinin kesin yetkili olduğu belirtilmektedir. Mahkemece, yukarıda değinilen maddeler ışığında kesin yetkili mahkeme olduğu gözetilmeden yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 20.09.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.