14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3395 Karar No: 2016/7097 Karar Tarihi: 20.09.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/3395 Esas 2016/7097 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/3395 E. , 2016/7097 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.06.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı vekili, hazine adına kayıtlı 9993 ada 2 parsel sayılı 611 m2"lik taşınmazın 400 m2 si için davacı adına tapu tahsis belgesinin olduğunu, geriye kalan 211 m2lik taşınmazın bedelinin tespit edilip kuruma ödenmesiyle taşınmazın tamamının davacı adına tescilini, mahkeme aksi kanaatte ise yapı ve arsa bedeli olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL"lik tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece ilk kararda davanın kabulüne, 211 m2"lik bölümün dava tarihi itibariyle değerinin 31.650 TL olduğunun tespitine, bu bedelin davacı tarafından davalıya ödenmesiyle davalı adına olan tapu kaydının iptaliyle taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyizi üzerine hüküm, Dairemizin 2012/14147 Esas 2013/979 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında, davanın kabulüyle ilk karardaki gibi hüküm kurulmuştur. Davalı vekilinin temyiz talebi üzerine, karar Dairemizin 2014/16345 Esas 2015/578 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde yeni imar uygulamasının yapılıp yapılmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda yeni imar uygulamasının yapılıp yapılmadığının ilgili belediyeden sorulması, yapılmadığının bildirilmesi halinde davacı vekilinin ikinci kademedeki tazminat istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.09.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.