Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/9875 Esas 2017/731 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9875
Karar No: 2017/731
Karar Tarihi: 07.02.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/9875 Esas 2017/731 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/9875 E.  ,  2017/731 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davacı Kurum tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Ticaret Sicil Memurluğunun yazısında, davalı şirketin sicil kaydının resen terkin edildiği bildirilmiştir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.06.2007 tarih, 2007/10-358 Esas, 2007/337 Karar sayılı kararında da benimsendiği üzere; ticari şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek taraf teşkili sağlanmak suretiyle yargılamanın devamının sağlanması gerekir.
    Şu halde yapılması gereken iş; öncelikle davalı şirketin ticaret sicil kaydının terkin edilip edilmediği usulünce araştırılarak belirlenmeli; bu belirleme yapıldıktan sonra terkin edildiğinin anlaşılması halinde, anılan HGK kararı çerçevesinde, Tüzel kişiliği sona eren davalı şirketin ihyası için tasfiye memurluğu ile Ticaret Siciline husumet yöneltilerek ayrı bir dava açılması için davacı tarafa uygun bir süre verilmeli, dava açıldığı takdirde bu davanın sonucu beklenmeli, tüzel kişiliğin yeniden ihyası halinde, yöntemince ve usulüne uygun taraf teşkili sağlanarak, sonucuna göre karar verilmelidir.
    Belirtilen maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek noksan tahkikat ve inceleme ile hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.