Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3426
Karar No: 2018/6193
Karar Tarihi: 20.06.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/3426 Esas 2018/6193 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/3426 E.  ,  2018/6193 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davacı şirkete trafik sigortalı davalının işleteni olan aracın alkollü sürücü sevk ve idaresinde iken yaşanan trafik kazasında ölen yolcu yakınına ödenen 10.332,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının rücu amacıyla başlatılan ... takibine yapılan itirazın iptalini ve davalının %40 oranında ... inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; davacı vekilinin aleyhine açmış olduğu davanın haksız olduğunu, kaza tespit tutanağının incelenmesinde kazaya sebebiyet veren kişinin ... olduğunu, bu şahsın mezkur kazada vefat ettiğini, kendisinin kazaya sebebiyet vermediğinin açık olduğunu, hal böyle iken genel mahkemelerde tazminat davası açılmasının ve kusurlu veya kusursuz kanuni sorumlularının açılacak tazminat davasında belirlenmesi gerektiğini, ancak ... takibine konu edilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, davayı kabul etmemekle birlikte kendisinin ... dosyasına yaptığı itiraz sonucunda meblağın likit olmadığını, ve yargılamayı gerektirdiği, mahkeme davayı kabul cihetine gidecekse dahi %40 ... inkar tazminatına hükmetmemesi gerektiğini ifade etmiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilip, tazminat talebi yönünden davanın kabulüne, meblağın likit olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davacının %40 ... inkar tazminatı talebinin reddine dair karar verilmiş, verilen bu hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava zorunlu mali sorumluluk sigorta ilişkisinden kaynaklanan rücu davasıdır.
    2918 sayılı ....nun 48. Maddesinde; alkollü içki alması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu ifade edilmiştir.
    Karayolları Trafik Yönetmeliğinin "Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı" başlıklı 97. maddesinde alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra konu ile ilgili olan "b-2" bendinde "alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tesbit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır. Ayrıca Zorunlu Mali Mesuliyet Sorumluluk Genel Şartlarının B.4.d maddesinde; tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır.
    Bununla birlikte Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.d maddesinin dayanağını teşkil eden ..."nun 48. Maddesinin 2. fıkrasındaki yönetmelik düzenlenmesine olanak tanıyan hükümde, yasaklama yetkisi yönetmeliğe bırakılmış olmadığından, Karayolları Trafik
    Yönetmeliğinin 97.maddesinde, yukarıda anılan yasa hükmü tekrarlandıktan ve mütakip, uyuşturucu veya keyif verici maddeler ile alkollü içkilerin oranlarının ne şekilde saptanacağı belirlendikten sonra, yasada yer alan hükmü dikkate almadan salt 0.50 promilin üstünde alınan alkol miktarına göre araç kullanma yasayağı getirilmesinin yasal dayanağı bulunmadığından geçersiz bulunmaktadır. Geçersiz yönetmelik hükümlerinin yasaya aykırı bir şekilde genel şart olarak kabulü de mümkün değildir.
    O halde, hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat yükü TTK"nun 1281. maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir.
    Yargıtay"ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurlarında olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağından davanın reddine aksi halinde kabulüne karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. (Bkz.YHGK 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840; YHGK 7.4.2004 gün ve 2004/11-257-212; YHGK 2.3.2005 gün ve 2005/11-81-18; YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713 sayılı ilamları)
    Somut olayda, mahkemece, aynı kazada ölen ...’ın yakınlarına ödenen tazminatın aynı gerekçelerle sigorta tarafından davalıdan rücusu amacıyla açılan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/578 E sayılı dosyasında alınan 13.12.2011 tarihli bilirkişi raporu münhasırlık hususunda ilama dayanak yapılmıştır. Mahkemece ilama dayanak yapılan 13.12.2011 tarihli bu rapor, sigorta hakemi hukukçu, ... Uzmanı ve Makine Mühendisi tarafından düzenlenmiştir. Bilirkişi raporunda sürücünün alkol oranına ilişkin bir veri bulunamamış olup, tanık beyanı ve araç içinde bir adet bira şişesinin bulunduğu belirtilerek,
    kazanın münhasıran alkolün etkisi ile işlendiği belirtilmiştir. Hükme esas alınan rapor, münhasırlığın tespiti için gerekli kriterleri içeren heyetten oluşturulmamış olup içeriği itibariyle de yeterli değildir. Hukukçu, nörolog ve trafik kazaları hususunda uzman bilirkişiden yukarıda açıklanan konularda rapor alınması gerekir. Bu halde, mahkemece nöroloji uzmanı, trafik konusunda uzman bilirkişilerin yer aldığı bir bilirkişi heyetinden kusur durumlarının, kazanın münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleşip gerçekleşmediğinin ve başka unsurların da kazanın meydana gelmesinde etkili olup olmadığının tespiti hususlarında ayrıntılı, gerekçeli bir rapor aldırılması, kazanın münhasıran alkolün etkisiyle gerçekleştiğinin anlaşılması durumunda sonucuna göre rücuen tazminata hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 20.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi